11. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1617 Karar No: 2018/2200 Karar Tarihi: 14.03.2018
Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/1617 Esas 2018/2200 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karara göre, vergi usul kanununa muhalefet suçundan hüküm kurulmuş ancak dava şartı olan vergi dairesi başkanlığı mütalaası ve dayanağı olan vergi suçu (kaçakçılık) raporunun suçla ilgisi olmadığı ve davadan çıkılarak açılmadığı belirtilmiştir. Ayrıca, \"sahte fatura kullanma\" suçundan usulüne uygun olarak dava şartı olan mütalaa da bulunmadığından, hüküm kısmında hangi takvim yılına ilişkin karar verildiği belirtilmeden hüküm kurulması yasaya aykırı bulunmuştur. Kararda, sahte fatura düzenlemek ve sahte fatura kullanmak suçlarının oluşabilmesi için düzenlenen belgelerin Vergi Usul Kanunu'nun 230. maddesinde sayılan zorunlu unsurları taşıması gerektiği vurgulanmıştır. Kanuna göre, her takvim yılı için kanaat oluşturacak sayıda suça konu fatura asılları ya da onaylı suretlerinin duruşmaya getirtilip incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 5271 sayılı CMK'nın 225. maddesi ve 214 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 367, 213, 227/3 ve 230. maddeleri açıklayıcı şekilde ele alınmıştır.
11. Ceza Dairesi 2018/1617 E. , 2018/2200 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
1- 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup iddianamade açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı, 213 sayılı Yasanın 367. maddesi uyarınca dava şartı olan vergi dairesi başkanlığı mütalaası ve dayanağı olan vergi suçu (kaçakçılık) raporunun "2004, 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme" suçuna ilişkin olduğu, iddianameye konu edilen "2004, 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura kullanma" suçundan usulüne uygun olarak verilmiş dava şartı olan mütalaa bulunmadığı, her takvim yılı içerisinde işlenen “sahte fatura kullanma” ve “sahte fatura düzenleme” fiillerinin birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu ve sahte fatura düzenleme suçundan sanıklar hakkında açılmış bir dava da bulunmadığından, “2004, 2005 ve 2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçundan Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunularak dava açılması ve her iki dosyanın birleştirilmesi sağlanmadan, hüküm kısmında hangi takvim yılına ilişkin karar verildiği de belirtilmeksizin dava şartı olan mütalaa bulunmayan "sahte fatura kullanma" suçundan açılan kamu davasına devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Dosya içerisinde dava açılan takvim yıllarına ilişkin faturaların bulunmadığının anlaşılması karşısında, 213 sayılı VUK"nın 227/3 ve 230. maddelerinde öngörüldüğü üzere, sahte fatura düzenlemek ve sahte fatura kullanmak suçlarının oluşabilmesi için düzenlenen belgelerin 213 sayılı VUK"nın 230. maddesinde sayılan zorunlu unsurları taşıması gerektiği aksi takdirde ilgili Kanunun 227/3. maddesine göre hiç düzenlenmemiş sayılacağı cihetle; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi bakımından; her takvim yılı için kanaat oluşturacak sayıda suça konu fatura asılları ya da onaylı suretlerinin duruşmaya getirtilip incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.