11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/13170 Karar No: 2018/566 Karar Tarihi: 23.01.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/13170 Esas 2018/566 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/13170 E. , 2018/566 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada....Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 12/11/2015 tarih ve 2015/663-2015/1058 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalılardan ... aleyhine icra takibi yaptığını, davalının % 50 ortağı olduğu diğer davalı S.Z.T. Ofset Matbaacılık Kağıtçılık Ambalaj San. ve Tic. Ltd. Şti."deki hisselerinin haciz edildiğini, ortaklara ve şirkete haciz ihbarlarının bildirildiğini, bildirimlerin taraflara tebliğ edildiğini, taraflara haciz bildirimlerinin yapıldığı tarihin üzerinden 6 aydan fazla süre geçmesine rağmen icra dosyasına hiç bir ödemenin yapılmadığını ileri sürerek davalı şirketin feshine karar verilerek tasfiye edilmesini ve davalı ... hissesine düşen payın icra dosyasına gönderilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılardan S.Z.T. Ofset Matbaacılık Kağıtçılık Ambalaj San. ve Tic. Ltd. Şti. ve ... vekili, icra dairesi yazısını borçlu ortağın şirketteki hissesinin haczi neticesinde düzenlenmesi gereken fesih ihbarı yazısı olarak kabul etmenin mümkün olmadığını, TTK"nın 522. maddesine göre fesih ihbarının ancak alacaklı tarafından yapılabileceğini, borçlu ortak ..."ın şirkette bulunan payını hisse devir sözleşmesi ile ...’a devrettiğini, davalı şirketin feshi ve tasfiyesi istenilen davada, dava tarihi itibari ile borçlu ortağın ortaklığının sona ermiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına ve uyulan bozma ilamına göre; davalı şirket ortağı davalı ..."ın şahsi borcundan dolayı davacı alacaklının şirketin fesih ve tasfiyesini isteyemeyeceği, borçlunun şirketteki payı üzerine haczin istek halinde pay defterine işlenebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 23/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.