Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2462
Karar No: 2021/3822
Karar Tarihi: 08.04.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/2462 Esas 2021/3822 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı kuruma gönderilen faturalarda önceden ödenen avans ödemelerinden yersiz yapılanlar için faiz işletildiği iddiasıyla davacının hakedişinden avans artığı faizi olarak davalı kurumca yapılan 299.103,04 TL kesintinin faizi ile birlikte tahsili istemiştir. Davacının talebi ilk derece mahkemesinde kabul edilmiş, ancak bölge adliye mahkemesince davalının istinaf talebi kabul edilerek dava konusu toplam 299.103,04 TL alacağın sadece 30.000-TL kısmının dava tarihinden, diğer kısmının ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davacıya verilmesine karar verilmiştir. Yargıtay ise, davalının tüm temyiz itirazlarının reddedilmesine karar vermiştir. Ancak, dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faize hükmedilmesi hatalı görülmüştür ve kararda düzeltmeler yapılmıştır.
Kanun Maddeleri: Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/2. maddesi.
3. Hukuk Dairesi         2020/2462 E.  ,  2021/3822 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 25. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı tarafın istinaf başvurusunun reddine, davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne yönelik olarak verilen kararın süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; 2011 Ağustos, Eylül, Ekim, Aralık ayları ve 2012, 2013, 2014, 2015 yılları arasında davalı kuruma gönderilen faturalarda mutabık kalınan dönemlere ilişkin önceden ödenen avans ödemelerinden yersiz yapılanlar için faiz işletildiği, teslim edilen faturaları Kurumun süresi içerisinde incelemeyerek kendi kusurundan dolayı faiz kesintisi yapmasının yerinde olmadığını iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 30.000 TL"nin kesintilerin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiş. 15/01/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 299.103,04 TL’ye çıkarmıştır.
    Davalı; davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
    İlk derece mahkemesince; davanın kabulüne, 299.103,04 TL alacağın dava tarihi olan 13/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    İlk derece mahkemesinin kararına karşı, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince; davacının istinaf talebinin esastan reddine, davalının istinaf talebinin kabulüne, dava konusu toplam 299.103,04 TL alacağın; 30.000-TL kısmının 13/10/2016 dava tarihinden itibaren, 269.103,04 TL kısmının ise 15/01/2018 ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacının temyiz itirazının incelenmesinde;
    Dava; davacının hakedişinden avans artığı faizi olarak davalı kurumca yapılan 299.103,04 TL kesintinin faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkin olup, dosyanın incelenmesinde davacının, 2011 Ağustos, Eylül, Ekim, Aralık ayları ve 2012, 2013, 2014, 2015 yıllarında davalı kuruma gönderdiği fatura bedellerinin tamamına ilişkin kurumca avans ödemesi yapıldığını, faturaların incelenmesi tamamlandıktan sonra ise mutabık kalınan miktara göre fazla ödenen avansa ilişkin 299.103,04 TL tutarındaki faizin davacının hakedişinden kesildiği anlaşılmaktadır. Mahkemenin, kurumun kendi kusuruyla fatura incelemesini geç tamamlamasından ötürü faiz isteyemeyeceği ve bu nedenle davanın kabulüne dair kanaati yerinde olmuş ise de, dava dilekçesiyle kesinti tarihinden itibaren faiz talep edilmiş olmasına rağmen, dava konusu miktarın dava ve ıslah tarihlerinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verildiği görülmektedir. Oysa ki davalı Kurumun haksız işlemi olan kesinti tarihi itibariyle ödenmeyen kısım için temerrüde düştüğü açık olduğuna göre, hüküm altına alınan miktar için kesinti tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde dava ve ıslah tarihlerinden itibaren faize hükmedilmesi hatalı olup, bozma nedenidir.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve düzeltilerek onanması, HMK"nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 05.12.2019 tarih ve 2019/2645 esas, 2019/2158 karar sayılı kararının hüküm bölümünün 5. fıkrasındaki "30.000-TL kısmının 13/10/2016 dava tarihinden itibaren, 269.103,04-TL kısmının ise 15/01/2018 ıslah tarihinden" ifadelerinin hükümden çıkartılarak yerine “kesinti tarihinden” ibaresinin eklenmesine, kararın düzeltilmiş bu şekliyle 6100 sayılı HMK"nun 370/2. maddesi uyarınca ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 08.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi