Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/6787
Karar No: 2010/788
Karar Tarihi: 16.02.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2009/6787 Esas 2010/788 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2009/6787 E.  ,  2010/788 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi


    Ayfer Uygur ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının reddine dair Aydın Aile Mahkemesinden verilen 26.01.2009 gün ve 20/65 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16.02.2010 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat Sibel Muslu geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi gereği düşünüldü:


    K A R A R

    Davacı vekili, evlilik birliği içinde satın alınarak davalı adına kayıtlanan 366 ada 1 parsel 1 nolu bağımsız bölüm ile ...ve ... plaka nolu araçların edinilmesinde vekil edeninin ziynet eşyalarını vermek, el oyası yaparak satmak, babasına ait zeytinlikte yevmiyeli olarak çalışmak suretiyle ve ayrıca kendi ailesinden aldığı parasal yardımlar nedeniyle en az % 50 oranında katkısı bulunduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 30.000,00 YTL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak vekil edenine verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili ise, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, katkı payı alacağına ilişkin olarak davacı tarafından 13.000,00 YTL bedelle daha önce açılan davanın ... Aile Mahkemesinin 2005/1080 Esas ve 2006/306 Karar sayılı hükmü ile red edilip redde ilişkin bu kararın kesinleşmesi nedeniyle 13.000,00 YTL’lik alacak miktarı için kesin hüküm bulunduğu, ayrıca kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Taraflar 20.3.1992 tarihinde evlenmişler, 29.11.2006 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün kesinleşmesiyle 14.1.2009 tarihinde boşanmışlardır. Dava konusu taşınmaz 30.1.2001 tarihinde, 09 KP 818 plaka nolu araç ise 29.9.1995 tarihinde davalı tarafından alınarak 25.11.1997 tarihinde satılmıştır. Buna karşılık dava konusu .... plaka nolu araç ile davalının kayden herhangi bir ilgisi belirlenememiştir.
    Dava konusu olan ev ve 09 KP 818 plaka nolu aracın 743 sayılı TKM.nin 170. maddesine göre eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiğinin anlaşılmış bulunmasına göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Borçlar Kanununun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulması gerekmektedir. 743 sayılı TMK.nun yürürlükte olduğu; 1.1.2002 tarihinden önce eşler arasında yasal mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde, karı ve kocanın diğerinden katkı payı karşılığında bir tazminat isteyebilmesi için mutlaka parasal veya para ile ölçülebilen maddi bir değer koymak suretiyle katkısının
    bulunması gerekir. Bundan ayrı,aynı kanunun 153. maddesi gereğince eve kadın bakar. Başka bir anlatımla kadının eve ve çocuklarına bakması, ev işleri yapması onun yasal ödevidir. Eşlerden birinin edindiği mala diğer eşin doğrudan maddi bir katkısı yoksa bu talep kabul edilemez.
    Somut olayda; dinlenen davacı tanıkları, davacının elişi yapıp sattığını, babasına ait zeytinlikte çalıştığını, babasının kendisine zeytin ve zeytin yağı verdiğini, buzağılı inek veya bu ineğin parasını verdiğini, damadına iş kurması sırasında 500 lira yardımda bulunduğunu, davacının evlenirken takılan 3-4 adet bilezik ile zincirli büyük altını olduğunu, bunun bozdurulduğunu belirterek davacının bu şekilde dava konusu mal varlığının edinilmesine katkıda bulunduğunu açıklamışlar ise de; davacının çalıştığı belirtilen zeytinliğin sadece bir aileye yetecek büyüklükte olduğu ve iki yılda bir ürün elde edildiği anlaşılmaktadır. Böyle bir zeytinlikteki çalışma, zeytin ve zeytinyağı alma, aile içi yardımlaşma olup düzenli bir gelirin varlığı anlamına gelmez. Tanıklar; davacı tarafından yapıldığını belirttikleri el işi ile ilgili çalışmanın şekli, niteliği, süresi, yapılanların nasıl değerlendirildiği, nereye, kime, ne değerle verildiği, karşılığında ne kazanç elde edildiği gibi hususlarda açıklamada bulunmamışlar, davacıya ait ziynetlerin bozdurulduğunu bildirmişler ise de; ne zaman ve ne amaçla bozdurulduğu, dava konusu her iki malın edinilmesine nasıl ve ne miktarda katkı sağladığı gibi konularda açıklama yapmamışlardır. Davacının babası tarafından davalıya iş kurması için verildiği belirtilen ve geri alınıp alınmadığı dahi anlaşılamayan 500 liranın ve buzağılı inek veya bedelinin dava konusu mal varlığının edinilmesinde ne gibi katkı yaptığını da açıklayamamışlardır. Bu denli soyut anlatımlara dayanılarak davacı kadının dava konusu mal varlığının edinilmesinde kanunun aradığı anlamda doğrudan maddi bir katkısının olduğunun ispatlandığı kabul edilemez. Dolayısı ile mahkemece benimsenen ve yukarıda anlatılan nedenlerle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, mahkemece, davanın sadece açıklanan bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken tarafların henüz o tarihte boşanmamış olmaları nedeniyle verilen Aydın Aile Mahkemesinin 2005/1080 Esas ve 2006/306 Karar sayılı hükmünün eldeki davanın 13.000,00 YTL"lik bölümü için kesin hüküm oluşturacağına ilişkin bulunan red gerekçesi doğru değil ise de hüküm redde ilişkin olup sonucu itibariyle doğru olmaktadır.
    Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan mahkeme hükmünün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 15,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 1,55 TL’nın temyiz eden davacıdan alınmasına 16.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi