İcrai davranışla görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/14892 Esas 2015/17604 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/14892
Karar No: 2015/17604
Karar Tarihi: 21.12.2015

İcrai davranışla görevi kötüye kullanma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/14892 Esas 2015/17604 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Hadim Sulh Ceza Mahkemesi, Belediye Başkanı olan sanığın işçilerin iş akitlerini usulsüz olarak feshettiği ve haklı nedenlerle çalışanların fesih haklarını kullanmalarına neden olduğu için görevi kötüye kullanma suçundan cezalandırılmasına karar vermiştir. Ancak, suç tarihinden önce kanunda belirlenen sürenin gerçekleştiği anlaşıldığı için sanık hakkında açılan kamu davası zamanaşımı nedeniyle düşmüştür. Kararda, suçun kanunda öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 7 yıl 6 aylık asli ve ilave zamanaşımı sürelerine tabi olduğu belirtilmiştir.
Kanun maddeleri detaylı ve açıklayıcı bir şekilde aşağıdaki gibidir:
- 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102/4 maddesi, \"Görevi kötüye kullanmaktan dolayı, cezayı gerektiren fiillere teşebbüs nedeniyle, altısıncı fıkra hükümleri saklı kalmak kaydıyla, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.\"
- 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 104/2 maddesi, \"Görevi kötüye kullanmayı işleyen kamu görevlisine, yukarıdaki fıkralar uyarınca belirlenen hükümlerden az olmamak üzere, üçte birden yarısına kadar oranda artır

5. Ceza Dairesi 2013/14892 E. , 2015/17604 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 4 - 2012/15180
MAHKEMESİ : Hadim Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06/10/2011
NUMARASI : 2011/25 Esas, 2011/160 Karar
SUÇ : İcrai davranışla görevi kötüye kullanma

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığa yüklenen görevi kötüye kullanma suçunun kanunda öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 7 yıl 6 aylık asli ve ilave zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, Belediye Başkanı olan sanığın işçilerin iş akitlerini usulsüz olarak feshettiği ve haklı nedenlerle çalışanların fesih haklarını kullanmalarına neden olduğu tarihlerin suç tarihi olarak kabulünün gerektiği, mağdurların beyanlarına ve dosya kapsamına göre 5237 sayılı TCK"nın yürürlüğe girdiği 01/06/2005"den önce olan bu suç tarihi ile inceleme günü arasında kanunda belirlenen sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 21/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.