21. Hukuk Dairesi 2019/3061 E. , 2020/1467 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ....Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ...2. İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
A)Dava dilekçesinde özetle;
Davacı, davalı işveren nezdinde 04.06.2004 - 15.01.2015 tarihleri arasında tam ve kesintisiz hizmet akdine tabi çalıştığı iddiasıyla; fer"i müdahil Kuruma bildirilmeyen sürelerin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı cevabı :
Davalı, davacının haftada 2 - 3 gün 6 ay kadar çalıştığı, bunun dışındaki iddianın gerçeği yansıtmadığı; fer"i müdahil Kurum, davacının 107 gün bildiriminin bulunduğu, şikayet üzerine yapılan denetimde davacının haftada 3 gün çalıştığının belirlendiği, işverenden taleple bildir ve bordroların ibraz edildiği savunmasıyla davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
C)İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti :
"Davanın REDDİNE," karar verilmiştir.
D) Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı :
Bölge Adliye Mahkemesi’nce yapılan yargılama neticesinde; davalıya ait işyerinden herhangi bir bildirimi bulunmayan davacının, şikayetleri üzerine, İş - Kur tarafından tutulan tutanak, 15.01.2015 tarihli fer"i müdahil Kurum denetmeninin yerel denetimi ve düzenlediği raporla, davalı işveren kabulüne göre 04.06.2014 - 15.01.2015 tarihleri arasında haftada 3 gün üzerinden kısmi zamanlı çalıştığı tespitiyle, davalı işverenden istenen ek bildirge ve bordrolarda 91 gün bildiriminin yapıldığı; tanık beyanları, davacının çakışan ve kısmi zamanlı çalışmasını doğrulayan 16.10.2014 - 31.10.2014 tarihleri arasındaki 16 günlük dava dışı işyerinden bildiriminin bulunmasına göre; çalışmasının bildirim gibi haftada 3 gün üzerinden kısmi zamanlı olduğu anlaşıldığından buna göre fer"i müdahil Kurum tespitinden başka çalışması bulunmadığı gerekçesine dayalı ilk derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olup, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ; Antalya 2. İş Mahkemesi tarafından verilen 31.05.2018 tarih, 2015/441 Esas ve 2018/264 Karar sayılı kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353"üncü maddesinin 1"inci fıkrasının (b) bendinin 1"inci alt bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE, karar verilmiştir.
E)Temyiz :
Davacı Temyiz Dilekçesinde özetle; dava öncesinde 10.11.2014 ve 11.11.2014 tarihli şikayetlerinin nazara alınmadığı, part - time çalışmanın buna göre tespit edildiği, tanık beyanlarının çalışmayı doğruladığı gerekçesiyle, usul ve yasaya aykırı olan kararı temyiz etmiştir.
F)Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe :
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının Kuruma verdiği şikayet dilekçesi sonrasında yapılan denetimle 14/06/2014 tarihli işe başlama tarihli işe giriş bildirgesinin 08/08/2015 tarihinde Kuruma kayıtlarına girdiği, 14/06/2014-15/01/2015 tarihleri arasında davaya konu işyerinde haftada 3 gün ve ayda 12 gün hesabıyla part-time çalışma olarak 91 gün hizmetin bildirildiği, komşu işyerlerinden tanıkların dinlendiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda; öncelikle davacıya hangi düğün salonlarında ve nerelerde çekim yaptığını açıklatmadan, bu işyerleri bordrolarını ve işyerleri ile davalı işyeri arasında yapılan varsa yazılı sözleşmeler getirtilmeden sonuca gitmek isabetsizdir.
Yapılacak iş; sözleşme yapılan işyerleri bordroları geldikten sonra re’sen seçilecek tanıkları dinleyip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, Bölge adliye Mahkemesince eksik inceleme ve araştırma sonucu davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı ORTADAN KALDIRILMASI, ilk derece mahkemesinin kararının bozulması gerekmiştir.
G)Sonuç :Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine,
05/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.