Tasarlayarak kasten öldürme ve bu suça yardım etme - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2021/244 Esas 2021/14369 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇLAR : Tasarlayarak kasten öldürme ve bu suça yardım etme
HÜKÜMLER : 1) Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.07.2020 tarih ve 2019/123 Esas - 2020/194 Karar sayılı kararı ile;
a) Sanıklar Seda ve Nudem hakkında maktul ..."ı tasarlayarak kasten öldürme suçuna yardım etme suçundan CMK"nin 223/2-e maddesi gereğince ayrı ayrı beraat
b) Sanık ... hakkında maktul ..."ı tasarlayarak kasten öldürme suçundan TCK"nin 82/1-a, 53, 63. maddeleri gereğince ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkumiyetine dair kararı
2) Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 14.10.2020 tarih ve 2020/1000 Esas - 2020/918 Karar sayılı kararı ile; kurulan hükümlerin tamamı yönünden "istinaf başvurularının esastan reddine" dair kararı

TÜRK MİLLETİ ADINA

Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 14.10.2020 tarih ve 2020/1000 Esas - 2020/918 Karar sayılı kararının, sanık ... ve müdafiileri ile katılanlar vekili tarafından 5271 sayılı CMK"nin 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya duruşmalı olarak incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanık ... hakkında hükmedilen hapis cezasının 5 yılın üzerinde olması;
Sanıklar Seda ve Nudem hakkında ise CMK"nin 286/2-g maddesi gereğince on yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçtan beraat kararı verilmiş olması nedeniyle bölge adliye mahkemesince verilen kararların temyize tabi olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
5271 sayılı CMK"nin 23/1. maddesindeki, “Bir karar veya hükme katılan hâkim, yüksek görevli mahkemece bu hükme ilişkin olarak verilecek karar veya hükme katılamaz.” şeklindeki emredici hükmü ve aynı Kanun"un 289/1-a maddesinde yer alan "Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemiş olması" halinin hukuka kesin aykırılık oluşturduğuna dair düzenleme de dikkate alındığında;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 04.02.2014 tarih ve 2013/1-538 Esas - 2014/29 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere; Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olarak görev yaptığı sırada, "sanık ..."in tutukluluk halinin devamına" ilişkin karara yapılan itirazı inceleyerek Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 10.05.2019 tarih ve 2019/459 Değişik iş sayılı kararı ile "sanığın üzerine atılı suçun niteliği, mevcut delil durumu (fotoğraf teşhis tutanağı, CD inceleme tutanağı, tape kayıtları, HTS raporları ve tüm dosya kapsamı) dikkate alınarak tutukluluk halinin devamına" şeklinde görüş açıklayan mahkeme başkanı Mehmet Selim Eren"in (42578) daha sonra Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi Başkanı olarak görev yaptığı sırada, dosyanın istinaf incelemesini gerçekleştiren heyette yer alarak, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 14.10.2020 tarih ve 2020/1000 Esas - 2020/918 Karar sayılı kararına Daire Başkanı olarak katılmasının CMK"nin 23/1. maddesine aykırılık oluşturduğu gibi, Anayasanın 90. maddesi uyarınca bir iç hukuk normu haline gelen Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/1. maddesinde düzenlenen "adil yargılanma hakkının" da ihlali niteliğinde olduğunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirdiğinden, diğer yönleri incelenmeyen Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 14.10.2020 tarih ve 2020/1000 Esas - 2020/918 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 302/2. maddesi gereğince, diğer sanıklar ... hakkındaki hükümlerin de sanık ... hakkındaki hükümle bağlantılı olması nedeniyle BOZULMASINA, ceza miktarı ve sanığın tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak sanık ... ve müdafiilerinin tahliye taleplerinin REDDİNE,
Dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun"un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 304/2-b maddesi gereğince bozma gerekçesi de gözetilerek “Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere” Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.11.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.
24/11/2021 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı ..."ın huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat ..."ın yokluğunda 25/11/2021 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.