Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Borçlular hakkında bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, borçlular vekilinin süresinde icra mahkemesine başvurarak, ticaret sicil gazetesinde de yayınlanan şirket yönetim kurulu kararı gereğince 100.000 TL üzeerindeki belgelerden sorumluluk için çift imza gerektiği halde takip dayanağı bonoda tek imza bulunduğundan, her iki müvekkili yönünden de takibin iptal edilmesini, şayet bu kabul görmezse, takip konusu bono karşılığında .... Bankası Küçüksanayi Sitesi şubesine toplam 29.500 TL ödeme yapıldığından bu kısma yönelik borca ve ferilere itirazlarının kabulünü talep etmiştir.
İcra Mahkemesince takibe konu bono nedeni ile borçlu şirketin tek imza ile sorumluluk altına sokulamayacağından bahisle takibin iptaline karar verildiği, bu kararın taraflarca temyizi üzerine, Dairemizin 06.10.2011 tarih ve 2011/2009-18614 sayılı kararı ile hükmün özetle, “Somut olayda 17.12.2007 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan 6.12.2007 tarihli genel kurul toplantı tutanağını temsil ve ilzamla ilgili hükmün (2) nolu paragrafında "Başkan İ. B. Başkan vekili S.B."in münferiden atacağı imza ile üç yıllığına temsil ve ilzam etmesine oybirliği ile karar verildiği yazılıdır. Takip dayanağı bono 14.8.2009 tanzim tarihli olup bu tarih 3 yıllık süre içinde kalmaktadır. Yukarıdaki açıklamalar karşısında bononun tanzim tarihinden sonra 22.8.2008 tarihli ortaklar kurulu kararı ile temsilin miktarla sınırlandırılması bir başka anlatımla 100.000 YTL"yi aşan bütün belgelerin imzasının bu yetkililerin yanında yönetim kurulu üyesi G. B."in müşterek imzasını taşıması koşulunun getirilmesi bu karar 8.9.2008 tarihli ticaret sicil gazetesinde yayımlanmış olsada 3.kişilere karşı ileri sürülemeyeceğinden yetkili başkan İbrahim Bebek"in münferit imzasını taşıyan bono nedeniyle şirket sorumludur.
İcra mahkemesince bu ilkeler ışığında borçlu şirketin borca itirazının bu yönden reddine karar verilerek diğer itirazlarının ve ödeme iddialarının incelenerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin kabulü yolunda karar oluşturulması isabetsiz olduğu gibi itiraz eden İ. B.in itirazı hakkında değerlendirme yapılmaması da doğru değildir”. gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, icra mahkemesince de bu bozma ilamına uyulduğu görülmektedir.
.İİK"nun 169/a-l maddesi gereğince icra hakimliğinde borçlu, borcun bulunmadığını veya itfa yahut imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ettiği takdirde itirazın kabulüne karar verilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, sunulan ödeme belgesinin takip konusu borç için verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede takip dayanağına açıkça atıf yapılması zorunludur.
Somut olayda borçlular ödeme iddialarına dayanak olarak itiraz dilekçesine ekli olarak iki adet tahsilat makbuzu ile bir adet banka havale dekontu ibraz etmişlerdir.
O halde mahkemece sözü edilen ödeme belgelerinin yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde değerlendirilerek oluşacak sonuca göre borçluların ödeme iddiası hakkında bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.