10. Ceza Dairesi 2020/16008 E. , 2021/3275 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : İZMİR 3. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Aralarındaki bağlantı nedeniyle, bu dosya ile Dairemizin 2019/1941 esasında kayıtlı İzmir 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/66 esas ve 2014/287 karar sayılı dava dosyası birlikte incelenmiştir.
Sanık ... müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin, hükmolunan hapis cezasının süresine göre 5320 sayılı Kanunun 8/1, 1412 sayılı CMUK"nın 318 ve CMK"nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
A) Sanıklar... ve ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
B) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Turgutlu 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/06/2011 tarih, 2009/661 esas ve 2011/488 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 86/2, TCK 86/3-a maddeleri gereği doğrudan verilen 3.000 TL adli para cezasının hüküm tarihi ve miktarı itibarıyla kesin nitelikte olduğu ve tekerrüre esas olamayacağı gözetilmeden TCK"nın 58. maddesinin uygulanması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan CMUK"nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan sanık hakkında tekerrür uygulamasına ilişkin bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
C) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, 17/03/2012 tarihli eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenin dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
Zincirleme suça ilişkin TCK"nın 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, sanığın 17/03/2012 tarihli sanık ...’a uyuşturucu madde satma suçu sabit ise de; hükmün gerekçesinde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin yazılması, kanıtların tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen kanıtlar ile mahkemece ulaşılan kanaatin, sanığın suç oluşturduğu veya oluşturmadığı sabit görülen fiilinin belirtilmesi ve bu fiilinin nitelendirilmesinin yapılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, diğer hangi eylemlerinden dolayı mahkûmiyetine gidildiği belirtilmeden hüküm kurularak sanık hakkında TCK"nın 43. maddesinde öngörülen "zincirleme suç" hükümlerinin uygulanması suretiyle, yazılı şekilde fazla ceza tayini,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
D) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, 29/05/2012 tarihli eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenin dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
Zincirleme suça ilişkin TCK"nın 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, sanığın 29/05/2012 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan tanık Ferhat Kavi’ye uyuşturucu madde satma suçu sabit ise de; hükmün gerekçesinde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin yazılması, kanıtların tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen kanıtlar ile mahkemece ulaşılan kanaatin, sanığın suç oluşturduğu veya oluşturmadığı sabit görülen fiilinin belirtilmesi ve bu fiilinin nitelendirilmesinin yapılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, diğer hangi eylemlerinden dolayı mahkûmiyetine gidildiği belirtilmeden hüküm kurularak sanık hakkında TCK"nın 43. maddesinde öngörülen "zincirleme suç" hükümlerinin uygulanması suretiyle, yazılı şekilde fazla ceza tayini,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
E) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, 25/06/2012 tarihinde diğer sanık ...’in çantasında ele geçirilen ve kişisel kullanım sınırında olan net 2.4 gram esrar maddesini aleyhine delil bulunmadığı aşamada kullanmak için bulundurduğuna ilişkin savunmasının aksine, kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı anlaşıldığından; sabit olan fiilinin TCK"nın 191/1 ve 192/3. maddeleri uyarınca kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında bu suç yerine “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
F) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Sanık hakkında; 03/07/2012 tarihli suçtan dolayı 08/04/2013 tarihli iddianame ile temyiz konusu bu davanın açıldığı; UYAP ve adli sicil kaydına göre, 09/07/2012 tarihli suç nedeniyle İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 13/08/2012 tarihli iddianamesi ile ""uyuşturucu madde ticareti yapma"" suçundan açılan dava üzerine, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/238 esas ve 2013/271 karar sayılı ilamı ile sanık hakkında 5 yıl 5 ay hapis ve 10.000 TL adli para cezasına hükmedildiği ve kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşıldığından,
Bu dava ile ilgili dosyanın getirtilerek bu dosya içine konulması, daha sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek, inceleme konusu suç ile kesinleşen davaya konu suçun müstakil suçlar olup olmadığının veya “bir suç işleme kararının icrası kapsamında” işlenip işlenmediğinin belirlenmesi, zincirleme suç oluşturduğunun saptanması durumunda, bunlardan en ağır sonuç doğuran suç esas alınarak tayin edilecek cezanın, zincirleme suç nedeniyle TCK"nın 43. maddesi gereğince artırılmasında ve böylece bulunacak sonuç cezanın, kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan “fazla olması halinde” aradaki fark kadar “ek cezaya hükmolunmasında” zorunluluk bulunması,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
G) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, 09/07/2012 tarihli eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenin dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;
1- Sanığın 09/07/2012 tarihli “uyuşturucu madde ticareti yapma" suçu sabit ise de; hükme esas alınan 21/07/2012 tarihli olayda ele geçirilen madde ile ilgili kriminal inceleme raporunun aslının ya da onaylı örneğinin dosyada ve UYAP ortamında bulunmadığı anlaşıldığından, madde ile ilgili ekspertiz raporunun varsa aslı veya onaylı örneklerinin getirtilerek duruşmada okunup tartışılmasının sağlanması, ekspertiz raporu yoksa, rapor alınması, sanığa okunup, tüm deliller birlikte tartışılarak sonucuna göre sanık hakkında zincirleme suça ilişkin TCK"nın 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2- UYAP üzerinden yapılan araştırmada sanık hakkında tekerrüre esas alınan Karşıyaka (Kapatılan) 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 23/01/2012 tarih ve 2011/821 esas, 2012/61 karar sayılı ilamdaki 10 ay hapis cezası ile ilgili olarak 18/12/2014 tarihinde düşme kararı verildiği, kararın kesinleşip kesinleşmediğinin anlaşılamadığı, bu hususun araştırılarak sonucuna göre TCK’nın 58/7. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
H) Sanıklar Sinan ve Muhammet Cihat hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
1- Hükmün gerekçesinde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin yazılması, kanıtların tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen kanıtlar ile mahkemece ulaşılan kanaatin, sanıkların suç oluşturduğu veya oluşturmadığı sabit görülen fiillerinin belirtilmesi ve bu fiillerinin nitelendirilmesinin yapılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, gerekçesiz şekilde hüküm kurularak sanıklar hakkında TCK"nın 43. maddesinde öngörülen "zincirleme suç" hükümlerinin uygulanması suretiyle, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Hükme esas alınan 21/07/2012 tarihli olayda ele geçirilen madde ile ilgili kriminal inceleme raporunun aslının ya da onaylı örneğinin dosyada ve UYAP ortamında bulunmadığı anlaşıldığından madde ile ilgili ekspertiz raporunun varsa aslı veya onaylı örneklerinin getirtilerek duruşmada okunup tartışılmasının sağlanması, ekspertiz raporu yoksa, rapor alınması, sanıklara okunup, tüm deliller birlikte tartışılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması
Yasaya aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
I) Sanıklar...hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Hükmün gerekçesinde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin yazılması, kanıtların tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen kanıtlar ile mahkemece ulaşılan kanaatin, sanıkların suç oluşturduğu veya oluşturmadığı sabit görülen fiillerinin belirtilmesi ve bu fiillerin nitelendirilmesinin yapılması suretiyle hüküm kurulması gerekirken, gerekçesiz olarak hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanıklar müdafileri ve sanık ...’in temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
İ) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Hükümden sonra UYAP sistemi üzerinden MERNİS"ten alınarak dosyasına konulan nüfus kayıt örneğinde; sanığın 03/06/2016 tarihinde öldüğünün belirtilmesi karşısında, bu hususun mahkemece araştırılarak, ölmüş olduğunun tespiti halinde hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64. maddesinin 1. fıkrası uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin, CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,
09/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.