17. Hukuk Dairesi 2016/5855 E. , 2019/2725 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki bedensel zarar nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili; 02/09/2010 tarihinde şehir içi ulaşımı sağlayan körüklü otobüste yolculuk etmekte iken otobüste meydana gelen patlamada müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, söz konusu yanık nedeniyle 2 ay işsiz kaldığı gibi sürekli tedavi görmek zorunda kaldığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla hesaplanacak maddi tazminatın ve 7.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili; müvekkiline hiçbir kusurun isnat edilemeyeceğini, davacının maddi tazminat isteminin farazi hesaplar üzerinden olduğunu, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili; davalı sürücünün hiçbir kusurunun bulunmadığını, davacının maddi tazminat talebinin fahiş olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; Davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 90,00 TL takım elbise gideri, 14,30 TL taksi ücreti, 199,70 TL iş güç kaybı olmak üzere toplam 304,00 TL"nin 02/09/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 3.000,00 TL manevi tazminatın 02/09/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,dair verilen karar davalı ... vekili ile davalı ... vekili tarafından süresi içerisinde, davacı vekili tarafından katılma yoluyla süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-6100 Sayılı HMK."nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle mülga 1086 Sayılı HUMK"nun 427. maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.090,00 TL"ye çıkarılmıştır.
Mahkemece davalılar aleyhine davacı ... lehine 304,00 TL maddi tazminata hükmedildiğinden, davalılar yönünden maddi tazminat hükmü kesin niteliktedir.
Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin temyiz dilekçelerinin davacı yönünden hükmedilen maddi tazminat hükmü kesin olduğundan reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde,dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve özellikle B.K.nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre,taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün onanmasına, karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... vekili ve ... vekilinin temyiz dilekçesinin davacı lehine hükmedilen maddi tazminat hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE,(2) nolu bentte açıklanan nedenlerle,taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 15,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılar alınmasına, aşağıda dökümü yazılı 91,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ve... 11.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.