5. Hukuk Dairesi 2019/7753 E. , 2020/2555 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava , kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahallinde yapılan keşif sonucu... ilçesi, ... mahallesi, 284 ada 115 parsel sayılı taşınmazın dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle davalı idare vekilinin tüm, davacılar vekilinin ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;
Dava açıldığı tarihte taşınmaz değerinin davacı tarafça tam ve kesin olarak belirlenmesi mümkün olmadığından HMK"nun 107/1.maddesi uyarınca dava belirsiz alacak davası niteliğindedir.
Yargılama sırasında toplanan deliller sonunda tazminat miktarının tam ve kesin olarak belirlenmesinin mümkün olduğu anda davacı iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın dava dilekçesinde belirttiği miktarı attırılabilir.
Bu durumda; davanın niteliği gereği bozmadan sonra ıslah yapılmaz kuralı uygulanmaksızın bozmadan sonra alınan bilirkişi raporuna göre davacının dava dilekçesinde belirttiği miktarı arttırması mümkündür.Ancak;
Davacılar vekilince fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 91.500,00 TL üzerinden dava açıldığı, her ne kadar davacılar vekilince dava değeri belirlenmiş ise de, arttırılan kısım için gerekli harç tamamlanmadığından, taleple bağlı kalınarak ve fazlaya ilişkin hakkı saklı tutularak dava dilekçesinde belirtilen miktar üzerinden tam kabul kararı verilerek yargılama giderleri ile vekalet ücretine de bu kapsamda hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
Doğru değil ise de bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a-1. ve 2.paragrafının hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine (Davanın kabulüne, taleple bağlı kalınarak 91.500,00 TL"nin dava tarihinden faizi ile davalı idareden tahsili ile davacılara miras payları oranında verilmesine,) cümlesinin yazılmasına,
b-6.paragrafındaki (yargılama) kelimesinden sonra gelen kısmın hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine (giderinin davalı idareden tahsili ile davacılara verilmesine,) cümlesinin yazılmasına,
c-7.paragrafının hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine (Davalı idare tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,) cümlesinin yazılmasına,
d-İdare lehine hükmedilen vekalet ücretine ilişkin 9.paragrafının hüküm fıkrasından çıkartılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 17/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.