17. Hukuk Dairesi 2016/1754 E. , 2019/2699 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacı tarafından sigortalanan işyerinde su basması nedeniyle hasar oluştuğunu, belirlenen 3.201,16 TL. hasar bedelini sigortalıya 06.02.2013 tarihinde ödediklerini, ödenen bedelin rücuen tahsili için başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini, bina ortak alanlarından olan pimaş borusunun yerinden çıkması nedeniyle hasar oluştuğundan davalının zarardan sorumlu olduğunu ve itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptali ile % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu alacağın zamanaşımına uğradığını, davacı sigortalısının yaptığı imara aykırı tadilatlar nedeniyle hasar meydana geldiğinden davalının kusuru olmadığını, sigortalısı kusurlu olan davacının rücu hakkının bulunmadığını belirterek davanın reddi ile % 20 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile davalının icra takibine itirazının iptaline ve takibin aynen devamına; asıl alacağın % 20"si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; sigortalı işyerinin bulunduğu binadaki kat maliklerinin temsilcisi sıfatıyla davalıya husumet yöneltilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına; davacıya sigortalı işyerinde oluşan hasarın oluş biçimi ve kusur durumunun, konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından dosya kapsamına uygun biçimde saptanmış ve bu raporun hükme esas alınmış olmasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, işyeri sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacının ödediği bedelin, zarardan sorumlu olduğu iddia edilen davalı taraftan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafın davalıdan rücuen tazminat talep ettiği, davacının rücu şartlarının bulunup bulunmadığı ve kapsamı ile zararın miktarının belirlenmesi, yargılama kapsamında bilirkişi raporu alınmasıyla mümkün olduğundan, talep edilen tazminat miktarının likit (muayyen, belirli) olmadığı gözetilmek suretiyle, yasal şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesi doğru değil bozma sebebi ise de, bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nun geçici 3. maddesi delaletiyle mülga 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2. nolu bendinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "Alacak likit (muayyen, belirli) olmayıp alacak miktarının tespiti yargılama yapılmasını gerektirdiğinden, davacının şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 11/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.