(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2015/21837 E. , 2016/12700 K.
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde,... parsel sayılı taşınmazların Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi taraf vekillerince, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 06.12.2016 gününde temyiz edenlerden davalı vekili Av.... geldiler. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bilgi ve belgeler okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
1-Kamulaştırma Yasası’nın 4650 Sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde, taşınmazın kamulaştırma (dava) tarihindeki mevki ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değerinin belirleneceği öngörülmektedir. Her ne kadar dava konusu 212 ada 50 parsel sayılı taşınmaz kapama bağ olarak değerlendirilerek bedel belirlenmiş ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bağın 50 yaş üstü olduğu, kuru şartlarda, bakımsız ve büyük ölçüde bağ vasfını kaybetmiş olarak nitelendirildiği, bu nedenle verimin minimumun biraz üstünde olduğunun belirtilmesi karşısında, bağın ekonomik ömrünü tamamladığı dikkate alınarak taşınmazların tamamı kuru arazi olarak değerlendirilip zeminin değerinin buna göre tesbiti ile varsa bağ omcaları için odun değeri verilmek suretiyle kamulaştırma bedelinin tespiti gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Dosya içerisinde bulunan kıymet takdir komisyonu raporuna göre taşınmazın üzerinde bulunan muhdesatın enkazı mal sahibine bırakıldığı belirtilmiştir. Ancak taşınmaz maliki enkazı almaya zorlanamaz. Takdir komisyonu, enkazın mal sahibine ait olduğunu belirtmiş, mal sahibi de buna itiraz etmemiş ve dava konusu yapmamış ise enkaz değeri tespit edilerek bu bedelin kamulaştırma
bedelinden düşülmesi gerekir. Böyle bir durum yoksa enkaz, belirlenen bedelden düşülemez. Mahkemece, mal sahibinin enkazı alıp almadığı, isteyip istemediği belirlenip enkazın akıbetinin araştırılarak enkazın mal sahibi tarafından alındığının anlaşılması halinde ağaç enkaz bedelinin tespit edilen kamulaştırma bedelinden düşürülmesi, aksi halde enkaz bedeli düşülmemesi gerekirken yeterli araştırma yapılmadan yazılı şekilde enkaz bedelinin düşülmesine karar verilmesi,
3-Dava konusu 180 ada 100 ve 269 ada 19 parsel sayılı taşınmazların tespit edilen bedellerinden şartları varsa enkaz bedelinin düşülmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca ceviz ağacı kereste değerinin düşülmüş olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı ve davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa, davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 06.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.