17. Hukuk Dairesi 2016/15708 E. , 2019/2693 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 06.03.2019 Çarşamba günü davacı ve davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının "Ticari Sınai İşletme Poliçesi" ile sigortaladığı ve davalıya ait binada kiracı olan sigortalılarına ait emtianın 23.06.2010 ve 08.07.2010 tarihlerinde meydana gelen yağışlar sonucu hasar gördüğünü, sigortalılarına 132.616,39 TL. tazminat ödendiğini, hasarın davalının kusurundan kaynaklandığını ileri sürerek 132.616,39 TL. tazminatın ödeme tarihlerinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davalının maliki olduğu bir bina olmayan yerde gerçekleşen zarar nedeniyle davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, davacı sigortalısı ile aralarında kira ilişkisi bulunmadığını, davacı tarafından saptanan hasar bedelinin fahiş olduğunu, davacı sigortalısının kusur durumunun da araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 132.616,39 TL tazminatın, 115.656,62 TL"lik kısmının 05.10.2010 tarihinden ve 16.959,77 TL"lik kısmının 12.11.2010 tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen hükmün, davalı vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemiz"in 18.06.2015 tarih, 2013/18964 Esas ve 2015/8936 Karar sayılı ilamı ile "davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı; ancak, mahkemece hükme esas alınan 11.04.2012 tarihli raporun, bilirkişi heyetinde ayakkabı sektöründe uzman bir bilirkişi bulunmaması ve sigortalının kar kaybının poliçe teminatı dahilinde olup olmadığının değerlendirilmemesi yönünden hüküm kurmaya yeterli olmadığı, bilirkişi heyetine ayakkabı sektöründe uzman bir bilirkişi dahil edilip, sigortalının kar kaybının poliçe teminatı dahilinde olup olmadığı da değerlendirilerek, davacının sigortalısına ödemesi gereken gerçek zarar miktarı konusunda ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesinin doğru olmadığı" gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 132.616,39 TL. tazminatın, 115.656,62 TL"lik kısmının 05.10.2010 tarihinden ve 16.959,77 TL"lik kısmının 12.11.2010 tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince yapılan yargılamada toplanan delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; daha önce temyize konu edilip bozma kapsamı dışında bırakılan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının yeniden incelenmesinin mümkün olmamasına; konusunda uzman bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda, davacıya sigortalı işyerinde oluşan hasar bedelinin ve hasarın oluş nedeninin gerekçeli ve denetime elverişli biçimde belirlenmiş olmasına göre; davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına ve aşağıda dökümü yazılı 6.764,83 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 11/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.