Esas No: 2020/8609
Karar No: 2022/1508
Karar Tarihi: 07.02.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/8609 Esas 2022/1508 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2020/8609 E. , 2022/1508 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman tahdidi içinde kalması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın Orman Genel Müdürlüğü yönünden husumet yokluğundan reddine, Hazine yönünden kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusu üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/69 E. - 2019/4 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman tahdidi içinde kalması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın Orman Genel Müdürlüğü yönünden husumet yokluğundan reddine, Hazine yönünden kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı Hazine vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ...Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nce esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle ...Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/69 Esas – 2019/4 Karar sayılı kararının incelenmesinde;
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; davacılar ve murisleri adına kayıtlı dava konusu ...İli, ... İlçesi, ...Mahallesi, 1363 ve 1366 parsel sayılı 8.250 m² ve 3.200 m² yüzölçümlü taşınmazların bulunduğu yörede 1998 yılında yapılan orman sınırlandırma çalışmalarında dava konusu taşınmazların orman sınırlarına alındığı ve orman tahdit sınırları kapsamında kaldığının kesinleşmesiyle taşınmazların tapu kaydına orman olduğu şerhinin 08.04.2010 tarihinde konulduğu anlaşılmaktadır.
Orman sahası içerisinde kalan arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazlara gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve TMK'nın 1007. maddesi gereğince açılan davada davacıların zararının oluştuğunun kabulü ile bedelin davalı Hazine'den tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacılardan ...’e ait payda yer alan haciz şerhinin bu davacı yönünden hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden;
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacılardan ...’e ait payda yer alan haciz şerhinin bu davacı yönünden hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin ...Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 07/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.