6. Ceza Dairesi 2017/2183 E. , 2017/1279 K.
"İçtihat Metni"
Sanık ... hakkında göçmen kaçakçılığı suçundan mahkumiyetine ilişkin EDİRNE 2.Ağır Ceza Mahkemesince verilen 15/05/2015 gün ve 2014/384 Esas, 2015/115 Karar sayılı hükmün, sanık savunmanının temyizi üzerine Dairemizin 23/05/2016 gün ve 2015/5873 Esas, 2016/4232 Karar sayılı düzeltilerek onama yolundaki kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/04/2017 gün ve KD-2017/11058 sayılı yazısı ile;
"İtiraza konu olan husus, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasının mümkün olup olmadığına ilişkindir.
5237 sayılı Türk Ceza Yasasının 58. maddesinde düzenlenmiş bulunan ve güvenlik tedbirlerine ilişkin bölümde yer alan “tekerrür müessesesi” infaz hukukundan çok maddi ceza hukukuna ilişkin bir kurumdur. Hükümlülüğün yasal sonucu olmaması nedeniyle, bu konuda, infaz aşamasında karar alınması mümkün değildir. Tekerrür koşullarının bulunup bulunmadığı, hükümlü hakkında kaçıncı kez tekerrür hükümlerinin uygulandığı ve tekerrür nedeniyle hükümlünün cezaevinde kalacağı süreye eklenecek sürenin belirlenmesi için mahkumiyet hükmünde açıkça hangi hüküm nedeniyle kişinin mükerrir sayıldığının belirtilmesi zorunludur.
Bilindiği gibi, mükerrirlere özgü infaz rejimi 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunda düzenlenmiş olup, “Mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbiri” kenar başlıklı 108. maddesinin ikinci fıkrasında “Tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamaz” hükmüne yer verilmiş, birinci fıkrasının (c) bendine göre ise mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına karar verilenler hakkında infaz koşulları ağırlaştırılarak koşullu salıverilme süresi, süreli hapis cezasında cezanın dörtte üçü olarak belirlenmiştir. Ayrıca, aynı maddenin üçüncü fıkrasında da “İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez” düzenlenmesine yer verilmiştir. Sanık hakkında birinci tekerrürün koşullarının oluşması nedeniyle tekerrür hükümleri uygulandıktan ve tekerrür uygulanan mahkûmiyet kesinleştikten sonra, yeniden tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektiren bir suçun işlenmesi halinde ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanacak ve hükümlü artık koşullu salıvermeden yararlanamayacaktır.
İtiraza konu olayla ilgili olarak yapılan incelemede; hükümlü ... hakkında Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/384 esas, 2015/115 sayılı kararında, Edirne 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2009/541 Esas, 2011/612 Karar sayılı kararı ile verilen doğrudan 2000 TL adli para cezası TCK"nun 58. maddesi uyarınca tekerrüre esas alınmış ise de; tekerrüre esas alınan kesin nitelikteki bu ilamın tekerrüre esas olma koşullarının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, Yüksek Dairenizin 23/05/2016 gün ve 2015/5873 Esas, 2016/4232 sayılı kararının düzeltilerek onanmasına dair ilamına karşı, sanık lehine itiraz yoluna gitme zorunluluğu doğmuştur." gerekçesi ile itiraz kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
1-) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İTİRAZININ KABULÜNE,
2-) Dairemizin 23/05/2016 gün ve 2015/5873 esas, 2016/4232 karar sayılı, sanık ... hakkındaki göçmen kaçakçılığı suçundan düzeltilerek onama ilamının kaldırılmasına,
3-) Sanık ... hakkında, göçmen kaçakçılığı suçu bakımından kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanık ... hakkında Edirne 1.Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/541 esas, 2011/612 sayılı, doğrudan verilen ve kesin nitelikte olan 2000 TL adli para cezasını içerir ilamının tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi,
2-Sanığın, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar TCK"nın 53/1-a-b-c-d-e maddesinde yazılı hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; ancak, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca koşullu salıverildiği takdirde, kendi altsoyu üzerinde TCK"nın 53/1-c bendinde sayılan hakları kullanmaktan yoksunluğunun sona erdirilmesine karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’un temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK"nın 53. maddesinin ve sanık ... hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin bölümler çıkarılarak yerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1. maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" cümlesinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Dairemizin 23/05/2016 gün ve 2015/5873 esas, 2016/4232 karar sayılı ilamının diğer yönlerinin korunmasına, 04.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.