15. Ceza Dairesi 2019/2547 E. , 2020/5475 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
... adresinde ... Elektrik ünvanlı işyeri bulunan katılanların, 2009 yılı Ağustos ayında merkezi ... görünen fakat ...adresinde faaliyet gösteren ...Hırdavat Mak. Ltd. Şti’nin ortakları ve yetkililileri olan sanıklar ile ticari mal alışverişine başladığı, bu tarihten suç tarihine kadar sanıkların talep ettiği elektrik malzemelerini piyasadan tedarik ederek sanıklara teslim ettiği, dosyada mevcut ticaret sicil gazetesine göre sanık ...’in şirket ortağı olmadığı ve fakat şirketi temsile yetkili olduğu diğer sanıkların ise şirketin ortağı oldukları, hepsinin münferiden çek keşide etme yetkisi bulunduğu, katılandan alınan malzemeler karşılığında ise sanıkların ortak ve yetkilisi oldukları şirketin Türkiye Finans Katılım Bankası ... Şubesindeki... numaralı hesaplarına yönelik yine ING Bank ...Şubesinin ... numaralı hesaplarına yönelik aldıkları çek karnelerinden muhtelif tarihli çekleri keşide ederek verdikleri, ilk başlarda verilen çeklerin ödendiği fakat 2010 yılı Temmuz ayından itibaren ise sanıkların keşide ederek verdikleri çeklerin süresinde bankaya ibrazında çok sayıda çekin ... 1. ve 2. Asliye Hukuk Mahkemeleri ile ... 1.Asliye Hukuk Mahkemelerinden alınan tedbir kararları gereğince karşılığının ödenmediği, bu durumun katılan ... tarafından sanıklara iletilmesi üzerine bu defa kendilerininde piyasadan alacaklarını tahsil edemedikleri için çekleri ödeyemeyeceklerini bu nedenle çeklerin karşılıksız kalmasını önlemek amacıyla çeklerin kaybolduğundan bahisle mahkemelerden karar aldıklarını söyleyerek katılanın sarsılan güvenini temin için bu defa bir kısım kurumlardan alacaklarını katılana temlik ettikleri, katılanın da bunun üzerine mal vermeye devam ettiği fakat zaman içinde temlik yapılan alacaklarında ilgili kurumlarca sözleşmelerinde temlik yasağı bulunduğundan bahisle ödenmemesi üzerine yapılan şikayet sonucunda başlatılan soruşturmada, sanıkların piyasa verdikleri çekleri ödememek amacıyla tedbir kararı veren mahkemelere gerçeğe aykırı şekilde kaybolduğunu beyan etmek suretiyle tedbir kararları aldıkları, hatta bu kararların bir kısmında suç konusu çeklerin keşidecisi ve hamili olmayan sanık ..."in başvurusu bulunduğu, yine şirkette 2010 yılı Şubat ayında anlaşmalı şekilde şirket adına bir çok çeki imzalayan sanık ..."ın hissesini diğer sanık ..."a devrettiği ve keşide ettiği çeklerin kaybolduğundan bahisle mahkemelere başvurarak tedbir kararı aldığı, bir kısım çeklere ilişkin yapılan icra takiplerinede sanıkların imza inkarında bulunarak takiplerin sonuçsuz kalmasını sağladıkları, sanıkların yaptıkları savunmalarında katılan ile aralarındaki ticari ilişkiyi doğruladıkları gibi çeklerin ödenmemesi için gerçeğe aykırı beyanlarla mahkemelerden tedbir kararları aldıklarını ve ödeme güçlüğü nedeniyle borçlarını ödeyemediklerini ikrar ettikleri, katılanın sanıklarla olan ticari ilişkisi nedeniyle halen ödenmeyen 350.000 lira alacağı bulunduğu gözönüne alındığında sanıkların bu miktarda menfaat elde ettiklerinin anlaşıldığı, sanıkların şirket yetkilisi ve bu şirket adına hareket eden kişiler olarak bu faaliyetleri sırasında fikir ve eylem birliği içinde nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda; sanık savunması, katılan ve tanık beyanları ile tüm dosya kapsamından; sanıkların beraatine ilişkin mahkemenin beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiş; katılan ...’ün savcılıkta verdiği beyanında, sanıkların başlangıçta ödeme yaptıklarını, çeklerle ilgili tedbir kararı alındığını öğrendiğinde görüştüğü sanıkların geçici maddi sıkıntı yaşadıklarını, ihaleye girmeme riski nedeniyle bu yola gittiklerini belirtince malzeme vermeye devam ettiğini, bir kısım ödemenin de yapıldığını beyan ettiği dikkate alındığında, sanıkların başlangıçtan itibaren dolandırıcılık kastıyla hareket ettiklerinin tespit edilememesi karşısında, tebliğnamedeki bozma istemli düşünce benimsenmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılanlar vekilinin sanıkların başlangıçtan itibaren plan dahilinde ödememe kastıyla hareket ettikleri, beraat kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 11/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.