Esas No: 2021/4844
Karar No: 2022/1618
Karar Tarihi: 13.04.2022
Danıştay 13. Daire 2021/4844 Esas 2022/1618 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2021/4844 E. , 2022/1618 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/4844
Karar No:2022/1618
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...Odaları Birliği (...) ... Odası (...Şubesi)
VEKİLİ : Av. ...
DİĞER DAVACI : ...Odası (...Şubesi)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Büyükşehir Belediye Başkanlığı
İSTEMİN KONUSU :.... İdare Mahkemesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı Odalar tarafından, davalı idarece 25/08/2021 tarihinde yapılan "...Caddesi ile ...Caddesi Bağlantısı Altgeçit Yapım İşi" ihalesinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davacı Odalar tarafından, davalı idarece 25/08/2021 tarihinde yapılan "...Caddesi ile ...Caddesi Bağlantısı Altgeçit Yapım İşi" ihalesinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı, uyuşmazlık konusu olay ile ilgili olarak ileri sürülen iddiaların imar planına yönelik olduğu, dava konusu ihale işleminin mimarlık ve şehir plancılığı mesleği mensuplarının ne tür bir menfaatini ihlâl ettiği hususunun ise açık ve anlaşılır biçimde ortaya konulamadığı, dava konusu ihale ile davacı Odalar arasında somut, güncel ve meşru bir menfaat alakasının bulunmadığı, ihale konusu işin Odaların kuruluş amaçları, şehir planlaması ve mimarlık ile doğrudan bir ilgisinin bulunmadığı anlaşıldığından, davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.
Belirtilen gerekçelerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 15/1-b maddesi uyarınca davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, ehliyet kavramının dar yorumlanmaması gerektiği, benzer ihale işlemlerine karşı açılan ve ehliyetli kabul edildikleri davaların bulunduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından, ...tarih ve ...no'lu "...Caddesi ile ...Caddesi Bağlantısı Altgeçit Yapım İşi" için ihaleye çıkılmış, davacı Odalar tarafından, anılan ihalenin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde, iptal davaları, idarî işlemler hakkında menfaatleri ihlâl edilenler tarafından, tamyargı davaları da idarî eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan davalar olarak tanımlanmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 135. maddesinde, "Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve üst kuruluşları; belli bir mesleğe mensup olanların müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlakını korumak maksadı ile kanunla kurulan ve organları kendi üyeleri tarafından kanunda gösterilen usullere göre yargı gözetimi altında, gizli oyla seçilen kamu tüzelkişilikleridir. (...)
Bu meslek kuruluşları, kuruluş amaçları dışında faaliyette bulunamazlar. (...)" kuralına yer verilmiştir.
6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu 2. maddesinde, “Birliğin kuruluş amacı ile yapamayacağı faaliyetler ve işler aşağıda gösterilmiştir. Birliğin kuruluş amacı: a) Bütün mühendis ve mimarları ihtisas kollarına ayırmak ve her kol için bir oda kurulmasına karar vermek; Bu suretle aynı ihtisasa mensup meslek mensuplarını bir Odanın bünyesinde toplamak; merkezde idare heyeti, haysiyet divanı ve murakıplar gibi görevlilere yetecek kadar üyesi bulunmayan Odanın merkezini, Umumi Heyetin belirleyeceği yerde açmak; b) Mühendislik ve mimarlık mesleği mensuplarının, müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlakını korumak için gerekli gördüğü bütün teşebbüs ve faaliyetlerde bulunmak; c) Meslek ve menfaatleriyle ilgili işlerde resmi makamlarla işbirliği yaparak gerekli yardımlarda ve tekliflerde bulunmak, meslekle ilgili bütün mevzuatı normları, fenni şartnameleri incelemek ve bunlar hakkındaki görüş ve düşünceleri ilgililere bildirmektir" kuralı yer almıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacı Oda, 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu uyarınca kurulmuş olan bir kamu hukuku tüzel kişisidir. Odaların görev ve yetkileri Anayasa'nın 135. maddesi ile 6235 sayılı Kanun’un 2. ve 19. maddelerinde, "meslek mensuplarının ortak ihtiyaçlarını karşılamak ve bu kişilerin menfaatlerini korumak, meslek mensuplarının faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halkla olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hakim kılmak ve meslek disiplinini ve ahlakını korumak" olarak belirtilmiştir.
Dava ehliyeti, 2577 sayılı Kanun'un 14. maddesinde ilk inceleme aşamasında göz önüne alınacak hususlar arasında sayılmış ve davacının dava açma ehliyeti bulunmaması hâlinde anılan Kanun'un 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca davanın reddine karar verileceği düzenlenmiştir. İdari yargılamada ehliyet, öğretide subjektif ehliyet ve objektif ehliyet olarak ikiye ayrılmaktadır. Objektif ehliyet taraf ehliyeti ve dava ehliyeti olarak medeni kanundaki hak ehliyeti ile fiil ehliyetine tekabül etmektedir. 2577 sayılı Kanun'un 2. maddesinde yer alan ve iptal davasının subjektif ehliyet koşulu olan "menfaat ihlâli" kavramı doktrin ve içtihatlarda dava konusu işlemle davacı arasında kurulan kişisel, meşru, güncel bir menfaat ilişkisi olarak tanımlanmaktadır. Sözü edilen menfaat ilişkisinin varlığı ve sınırları her olayda yargı yerince ihtilâfın niteliğine göre belirlenmektedir.
Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının subjektif ehliyetinin varlığı, idari işlemin doğrudan kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşuna yönelik tesisine veya mensuplarının hak ve menfaatlerini ilgilendirmesine bağlıdır.
Dava dilekçesinin incelenmesinden, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca ...tarihinde açık ihale usûlüyle ...ihale kayıt numaralı "...Caddesi ile ...Caddesi Bağlantısı Altgeçit Yapım İşi" ihalesinin gerçekleştirildiği, davacı odalar tarafından özetle, "Söz konusu projenin, hangi imar planına dayandığı ve proje alanına ilişkin nasıl bir değerlendirme, analiz ve plan değişikliğinin yapıldığının bilinmediği, yayaların ihtiyaçlarını dikkate almadan, taşıtlara öncelik veren çağdışı bir yaklaşımın sonucu olduğu, hukuka aykırı olan bir uygulamanın hayata geçirileceği, ihale konusu projeyi içine alan imar planının İdare Mahkemesi'nce iptal edildiği, bu nedenle referans alınacak üst ölçekli 2023 Ankara Nazım İmar Planı'nda da proje ile ilgili bir düzenleme bulunmadığı " iddialarıyla bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Aktarılan mevzuat kurallarının ve dosyadaki bilgilerin birlikte incelenmesinden, planlama tekniğine ve şehircilik ilkelerine aykırılık iddiaları ile dava konusu ihalenin iptali talebinin, davacı odaların kuruluş amaçları ve faaliyet sahası ile ilgili olması nedeniyle meşru ve kişisel olduğu, kamu yararı doğrultusunda mesleği ile ilgili alanlarda doğal ve kamusal varlıkların korunması ve geliştirilmesinin mevzuat tarafından kendilerine verilen görevler olduğu ve mevzuatın kendilerine vermiş olduğu görevleri yerine getirebilmesi kapsamında davaya konu ihaleye karşı dava açmalarında menfaatlerinin bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, davanın ehliyet yönünden reddi yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında usûl kurallarına uygunluk bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca .... İdare Mahkemesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 13/04/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyize konu İdare Mahkemesi kararının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1.fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği oyuyla, karara katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.