Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2018/241
Karar No: 2022/1634
Karar Tarihi: 13.04.2022

Danıştay 13. Daire 2018/241 Esas 2022/1634 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 13. Daire Başkanlığı         2018/241 E.  ,  2022/1634 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2018/241
    Karar No:2022/1634

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...Yayıncılık ve Reklam Sanayi Ticaret A.Ş.
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Üst Kurulu
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "..." logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 17/06/2015 tarihinde yayınlanan "..." adlı programda; 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un "Yayın hizmeti ilkeleri" başlıklı 8. maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi hükmünün tekraren ihlâl edildiğinden bahisle, aynı Kanun'un 32. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 13.601,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin ...tarih ve ...sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu kararının iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ....... İdare Mahkemesi'nce verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararda; dava konusu programda bahsi geçen ilgili kişilerin parlamenter (milletvekili) oldukları ve siyaset ile iştigal ettikleri, dolayısıyla sade vatandaşa göre eleştiriye daha açık olmaları gerektiği hususu dikkate alındığında, programda kullanılan ifadelerin, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilecek nitelikte olduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nce; dava konusu programa konuşmacı olarak katılan gazeteci tarafından kullanılan ifadelerin bu konuda herhangi bir yargı kararına ve somut tespite dayanılmaksızın kullanıldığı, anılan ifadelerin kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı ve iftira niteliğinde olduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

    Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulü ile İdare Mahkemesi'nce verilen kararın kaldırılmasına ve 2577 sayılı Kanun'un 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca esastan incelenen davada, davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu yayının ifade ve düşünce özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu hususun uzman raporunda da belirtildiği, dava konusu işlemdeki muhalefet görüşlerinin de bu iddiayı desteklediği, hoş görülebilir eleştiri sınırlarının kamusal kişi sıfatıyla hareket eden siyasiler bakımından sade vatandaşlara göre daha geniş olduğu, gazetecilik mesleğinin gereği olarak basın özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesi gereken eleştiri hakkının kullanıldığı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyize konu kararın usul ve yasaya uygun olduğu, uyuşmazlığa konu yayında kullanılan ifadeler nedeniyle 6112 sayılı Kanun'un 8/1-ç maddesinin ihlâl edildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.


    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    ESAS YÖNÜNDEN:
    MADDİ OLAY :
    Dava konusu Kurul kararıyla, "..." logosuyla yayın yapan televizyon kanalında 17/06/2015 tarihinde yayınlanan "..." adlı programda kullanılan ifadelerin eleştiri sınırlarını aşar nitelikte olduğu ve bu nedenle 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle, aynı Kanun'un 32. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacı şirket hakkında 13.601,00-TL idarî para cezası uygulanmasına karar verilmiştir.
    Bunun üzerine, anılan Kurul kararının iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
    İLGİLİ MEVZUAT:
    6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un "Yayın hizmeti ilkeleri" başlıklı 8. maddesinin birinci fıkrasında, "Medya hizmet sağlayıcılar, yayın hizmetlerini kamusal sorumluluk anlayışıyla bu fıkrada yer alan ilkelere uygun olarak sunarlar. Yayın hizmetleri;
    ...
    ç) İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez. ..."; hükmüne, 32. maddesinin ikinci fıkrasının dava konusu Kurul kararının tesis edildiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan hâlinde ise, "8 'inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanun'un diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan medya hizmet sağlayıcıları uyarılır. Uyarının ilgili kuruluşa tebliğinden sonra ihlâlin tekrarı hâlinde medya hizmet sağlayıcıya ihlâlin ağırlığı ve yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlâlin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz." kurallarına yer verilmiştir.
    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Aktarılan kuralların değerlendirilmesinden, medya hizmet sağlayıcılarının yayınlarında insan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı bir biçimde yayın yapılması yahut yayının kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içermesi hâlinde idarî yaptırım uygulama yetki ve görevinin davalı idareye ait olduğu, söz konusu ihlâl yönünden davalı idare tarafından medya hizmet sağlayıcıları hakkında idarî para cezası tesis edilmeden önce uyarı yaptırımında bulunulması gerektiği, uyarı yaptırımının ilgili kuruluşa tebliğ edilmesine rağmen ihlâlin tekrar edilmesi hâlinde ise yayıncı kuruluşa idarî para cezası verilebileceği anlaşılmaktadır.
    Öte yandan, idarî para cezası verilmesine dayanak teşkil eden uyarı yaptırımına karşı dava açılması ve mahkeme tarafından uyarı yaptırımının iptaline karar verilmesi hâlinde, idarî para cezası verilebilmesi için kanunda aranan ön şartın gerçekleşmiş olmayacağı açıktır.
    Davacı şirkete idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemin 6112 sayılı Kanun'un 8/1-ç maddesinde yer alan yayın ilkesinin tekraren ihlâl edildiğinden bahisle tesis edildiği, tekerrüre esas alınan ve 6112 sayılı Kanun'un 8/1-ç maddesinin ihlâl edilmesi nedeniyle tesis edilen uyarı yaptırımına ilişkin işlemin ise ...tarih ve ...sayılı Kurul kararı olduğu, söz konusu uyarı yaptırımına ilişkin Kurul kararının iptali istemiyle açılan davanın ilk olarak .... İdare Mahkemesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararı ile reddedildiği, söz konusu kararın Dairemizin 07/02/2018 tarih ve E:2015/5126, K:2018/318 sayılı kararıyla bozulduğu, bozma kararı sonrasında .... İdare Mahkemesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararı ile bozma kararına uyulmadığı ve ilk kararda ısrar edilerek davanın reddine karar verildiği, ısrar kararına karşı davacı şirket tarafından yapılan temyiz başvurusu üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 30/06/2020 tarih ve E:2019/1752, K:2020/1288 sayılı kararı ile dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulduğu ve bu karara karşı yapılan karar düzeltme başvurusunun da Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 24/05/2021 tarih ve E:2021/26, K:2021/1035 sayılı kararıyla reddedildiği, bunun üzerine anılan Mahkeme tarafından bozma kararına uyularak ...tarih ve E:..., K:...sayılı karar ile tekerrüre esas alınan uyarı yaptırımın iptaline karar verildiği, Dairemizin 05/04/2022 tarih ve E:2022/1317, K:2022/1434 sayılı kararıyla da anılan Mahkeme kararının onandığı görülmektedir.
    Bu durumda, dava konusu işlemin dayanağı olan ve tekerrüre esas alınan ilk ihlâl nedeniyle tesis edilen uyarı yaptırımına ilişkin işlem aktarılan yargılama süreci neticesinde Mahkeme kararıyla iptal edildiğinden, aynı yayın ilkesinin tekraren ihlâli nedeniyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk, dava konusu işlemin iptali yolundaki Mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ve davanın reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
    2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kabulü ve davanın reddi yolundaki temyize konu ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesine, 13/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi