MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 29/12/2015 tarih ve 2012/1443-2015/1142 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalıların müvekkili şirketin eski ortakları olduklarını, bu şahısların hisselerini yeni ortaklara devrettiklerini, hisse devrinden önce imzalanan protokolde hisselerini devreden ortakların şirket kayıtlarında olmayan bir borcun ortaya çıkması halinde derhal ödemeyi taahhüt ettiklerini, dava dışı bankaya olan borçlarını kötü niyetli olarak sakladıklarını, müvekkilinin bu borcu ödemek zorunda kaldığını ve davalılardan tahsil etmek için başvurduğu icra takibinin davalıların itirazı ile durduğunu belirterek davanın kabulüne, itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacı taraftan vekalet ücreti, yargılama gideri ve kötü niyet tazminatı isteminden feragat ettiğini belirterek haksız davanın reddini istemiştir.
Diğer davalılar vekili, haksız davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davanın dava konusu borçtan sorumlulukları bulunmadığı gerekçesiyle davalılardan ... ve ... yönünden reddine, dava konusu borcun ödendiği gerekçesiyle konusuz kaldığı gerekçesiyle ... yönünden reddine, hesaplanan yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılardan ...’a ödenmesine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Davalılardan ... vekilinin 29/12/2015 tarihli dilekçesiyle yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinden feragat ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece bu davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi doğru görülmeyip bozmayı gerektirmekte ise de, söz konusu yanlışlık yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir."
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın hüküm fıkrasındaki 6 ve 8 numaralı bentlerin çıkartılmak suretiyle kararın davacı yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.