Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/16155 Esas 2018/2911 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16155
Karar No: 2018/2911
Karar Tarihi: 09.04.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/16155 Esas 2018/2911 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalılar aleyhine önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemiyle açılan davada mahkeme, davacının lehine hüküm vermiştir. Ancak davalılar vekili kararı temyiz etmiştir. Davacı daha sonra davadan feragat ettiğini bildirmiştir. Feragatin, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilen HMK'nun 307. maddesine göre kayıtsız ve şartsız olması gereklidir. Davacının, davalı taraftaki mecburi dava arkadaşlarından biri hakkındaki davadan feragat etmesi diğer mecburi dava arkadaşlarını da etkiler. Bu nedenle mahkemece bütün davalılar hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gereklidir. Feragatin kati bir hüküm doğurduğu ve karşı tarafın muvafakatine bağlı olmadığı belirtilen HMK'nun 309. maddesine atıfta bulunularak karar, davacının davadan feragati hakkında mahkemece bir karar verilmek üzere bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- HMK'nun 307. maddesi: Feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğunu belirtir.
- HMK'nun 309. maddesi: Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mah
14. Hukuk Dairesi         2016/16155 E.  ,  2018/2911 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24.04.2015 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemidir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
    Davacı, hükmün verilmesinden ve kararı temyizinden sonra 04.04.2018 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiştir.
    6100 sayılı HMK’nun 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir.
    6100 sayılı HMK’nun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.
    Davadan feragat, davacının açmış olduğu davadaki talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Davacının, davalı taraftaki mecburi dava arkadaşlarından (davalılardan) biri hakkındaki davadan feragat etmesi diğer mecburi dava arkadaşlarını (davalıları) da etkiler. Yani bu halde mahkemece bütün davalılar hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir.
    Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamaları da bu doğrultudadır. (11.4.1940 tarihli ve 70 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.5.1992 tarihli ve 1992/2-250/364 sayılı Kararı)
    Bu nedenle kararın davacının davadan feragati hakkında mahkemesince bir karar verilmek üzere bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 09.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.