Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2018/8561
Karar No: 2022/2569
Karar Tarihi: 14.04.2022

Danıştay 4. Daire 2018/8561 Esas 2022/2569 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2018/8561 E.  ,  2022/2569 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2018/8561
    Karar No : 2022/2569

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (…Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU :…Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı tarafından, … Halıcılık Kuy. Tur. San. Tic. Ltd. Şti'nin muhtelif vergi borcunun tahsili amacıyla adına kanuni temsilci sıfatyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:.., K:… sayılı kararda; davalının süre itirazı yerinde görülmeyerek dava dosyasının esasının incelendiği, Mahkemece yapılan ara kararlar ile dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan tüm bilgi ve belgeler istenildiği, davalı idare tarafından gönderilen belgeler incelendiğinde tebliğ şartları oluşmadan usulsüz tebliğe dayanarak ödeme emirleri düzenlendiği anlaşıldığından amme alacağının kesinleştiği ve ödenmediğinden bahisle düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

    TETKİK HÂKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Temyiz isteminin reddine,
    2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
    3.Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
    4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 14/04/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.



    (X) KARŞI OY :
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesinde; dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay'da ve idare mahkemelerinde altmış, vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu, vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezalarından doğan uyuşmazlıklarda, tebliğ yapılan hallerde veya tebliğ yerine geçen işlemlerde tebliğin yapıldığı tarihi izleyen günden itibaren dava açma süresinin başlayacağı, 14. maddesinin 3/e bendinde, dilekçelerin süre aşımı yönünden de inceleneceği, 6. bendinde, yukarıdaki hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde de davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı, 15. maddesinin 1/b bendinde de, süresinde açılmayan davanın reddine karar verileceği kurala bağlanmıştır.
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un olay tarihinde yürürlükte olan 58. maddesinde, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödendiği veya zamanaşımına uğradığı iddiasıyla tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait dava işlerine bakan vergi mahkemesi nezdinde dava açabileceği hükmüne yer verilmiştir.
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 94. maddesinde; tebliğin mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılacağı, tüzel kişilere yapılacak tebliğin, bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerine, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerde bunları idare edenlere veya temsilcilerine yapılacağı, tebliğin, kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya da müstahdemlerinden birine yapılacağı ve muhatap yerine bu şekilde kendisine tebliğ yapılacak kimsenin görüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmaması ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmaması gerektiği hüküm altına alınmıştır.
    Dosyanın incelenmesinden; tüzel kişiliği sona ermiş … Halıcılık Kuyumculuk San.Tic. Ltd. Şti'nin tahsil edilemeyen 2005/11 dönemine ilişkin vergi borcundan dolayı şirket müdürü ve tasfiye memuru sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinin 21/01/2017 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, davacının da 03/04/2017 tarihinde kayda giren dilekçeyle ödeme emrinin iptali istemiyle dava açtığı anlaşılmıştır.
    Mahkeme tarafından her ne kadar, davalı idarenin ödeme emrine süresinde dava açılmadığı itirazı davacının dava dilekçesi ekinde sunmuş olduğu pasaport kayıtları fotokopisinden tespiti yapılarak ve tebliğ tarihinde yurt dışında olduğu kabul edilerek davalı idarenin süre itirazı yerinde görülmeyerek dava dosyasının esası incelenmiş olsa da, dava konusu ödeme emrine ilişkin tebliğ alındısında 21/01/2017 tarihinde tebliğin bizzat kendisine yapıldığının belirtildiği, davacının bu tarihte yurt içinde olup olmadığının Mahkemelere tanınan re'sen araştırma ilkesi gereğince resmi makamlardan soruşturulması gerektiği, bu şekilde davanın süresinde açılıp açılmadığı açıklığa kavuşturulmadan, dava dilekçesinde fotokopisi sunulan pasaport giriş/çıkış tarihlerine göre davacının tebliğ tarihinde tebliğ yapılan adreste bulunmadığı ve imzanın kendisine ait olmadığı sonucuna ulaşılarak davanın süresinde olduğu ve işin esasına girilerek verilen mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği gerekçesiyle karara katılmıyorum.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi