19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/13284 Karar No: 2017/7375 Karar Tarihi: 30.10.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/13284 Esas 2017/7375 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2016/13284 E. , 2017/7375 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, davalının müvekkilleri aleyhine ... 12. İcra Müdürlüğü’nün 2013/6 esas sayılı dosyasında icra takibine konu ettiği 350.000 TL bedelli bononun , müvekkillerinin asıl borçlu veya kefil olarak imzaladıkları kredilerin teminatı olduğunu, kredi borçlarının müşteri çek ve senetlerle ödendiğini ileri sürerek, takibe konu bono nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra takip tarihi itibariyle müvekkili bankanın alacağının 206,708.57 TL olduğuna, davacılardan ...’in asıl borçlu, diğer davalının ise kefil olduğunu ve dava konusu bonoda her iki davalının da imzasının bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre , davacıların dava tarihi itibariyle genel kredi sözleşmesinden dolayı sözleşmenin asıl borçlusu ...’in davalı bankaya 18.500 TL si gayrı nakdi kredi olmak üzere toplam 91.012,31 TL borçlu olduğu, diğer davalının gayrı nakdi krediden sorumlu olmayacağı gerekçesiyle icra takibine konu toplam 353.871,57 TL alacak ile ilgili davalıların 262.859,26 TL sinden borçlu olmadıklarının tespitine, 200.786,29 TL lik kısım hakkında fazladan takip yapıldığından bu kısım yönünden de davacı banka aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, kapsamı delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- İİK"nın 72/5 maddesi uyarınca borçlu yararına haksız ve kötüniyetli takip tazminatına hükmedilebilmesi için icra takibinde alacaklının sadece haksız olması değil aynı zamanda kötü niyetli olması gerekmektedir.Somut olayda takip tarihi itibariyle davalı bankanın alacaklı olduğu belirlendiğine göre davalı bankanın takibinde kötü niyetli olduğundan söz edilemez.Bu durumda davalı banka aleyhine tazminata hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 30/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.