18. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/21610 Karar No: 2016/12636 Karar Tarihi: 29.11.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/21610 Esas 2016/12636 Karar Sayılı İlamı
(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2015/21610 E. , 2016/12636 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca...parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi taraf vekillerince, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 29.11.2016 gününde temyiz edenlerden davalı vekili Av... geldi. Davacı adına gelen olmadı. Gelen vekilin sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bilgi ve belgeler okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1-Kamulaştırma Yasası’nın 4650 Sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde taşınmaz malın kamulaştırma (dava) tarihindeki mevki ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değerinin belirleneceği öngörülmektedir. Her ne kadar dava konusu 259 ada 179 parsel sayılı taşınmaz kapama bağ olarak değerlendirilerek bedel tespit edilmiş ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bağ kuru ve bakımsız olarak nitelendirildiğinden ekonomik ömrünü tamamladığı dikkate alınarak taşınmazın tamamı kuru tarım arazisi olarak değerlendirilip zeminin bedelinin de buna göre tesbiti ile varsa bağ omcaları için odun değeri, diğer meyve ağaçlarına ise maktuen fiat verilmek suretiyle kamulaştırma bedelinin tespiti gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Dosyadaki kıymet takdir komisyonu raporuna göre, taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat enkazının mal sahibine bırakıldığı belirtilmiş ise de, malikin enkazı almaya zorlanamayacağı kıymet takdir komisyonu raporuna itiraz etmediği ve dava konusu yapmadığı gözetilerek enkaz değeri tespit edilip kamulaştırma bedelinden düşülmesi gerekir. Böyle bir durum yoksa enkaz, belirlenen bedelden düşülemez. Mahkemece, mal sahibinin enkazı alıp almadığı, isteyip istemediği araştırılarak, enkazın mal sahibi tarafından alındığının anlaşılması halinde ağaçların enkaz değerlerinin tespit edilen kamulaştırma bedelinden düşülmesi, aksi halde düşülmemesi gerekirken, yeterli araştırma yapılmadan enkaz bedelinin düşülmesine karar verilmesi, 3-Dava konusu taşınmazın tesbit edilen bedellerinden şartları varsa enkaz bedelinin düşülmesi ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca ceviz ağacı kereste değerinin düşülmüş olması, 4-Dava dilekçesinde dava konusu 2.037,86 m²"lik 259 ada 179 parselin 1.312.76 m²"sinin kamulaştırılma bedelinin tespit ve tescilinin istendiği ve hükme esas bilirkişi raporunda 1.312.76 m² üzerinden değerlendirme yapıldığına göre, taşınmazın 1.312.76 m² lik kısmının tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesi gerekirken tamamının tapusunun iptali ile tesciline karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı yararına takdir edilen 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 29.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.