Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/1771
Karar No: 2022/1407
Karar Tarihi: 14.04.2022

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/1771 Esas 2022/1407 Karar Sayılı İlamı

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2020/1771 E.  ,  2022/1407 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2020/1771
    Karar No : 2022/1407

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...'a vesayeten ...
    KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Kurulu
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 19/09/2019 tarih ve E:2017/3600, K:2019/4861 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacının, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun ... tarih ve ... sayılı kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin ... tarih ve ... sayılı kararının iptali ile yoksun kaldığı maddi ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
    Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 19/09/2019 tarih ve E:2017/3600, K:2019/4861 sayılı kararıyla;
    Davalı idarenin usule ilişkin iddiaları ve davacının Anayasa'ya aykırılık iddiası ciddi görülmediğinden işin esasına geçildiği,
    "Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
    Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
    Davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anılan karara karşı yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Ceza Dairesinin ... tarih ve E:.., K:... sayılı kararıyla reddedildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
    ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen "ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı"ndan, davacının ... ID numarasıyla ve bir kullanıcı adı ve şifre almak suretiyle bu ağa dâhil olduğunun anlaşıldığı,
    Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı,
    YARSAV üyeliği yönünden, davacının YARSAV üyelik şeklinin FETÖ ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğunun değerlendirildiği,
    Öte yandan, davacının örgütün yargıda etkin olduğu dönemde Adalet Akademisinde sınıf başkanlığı yapmasının FETÖ ile iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu belirtilerek,
    Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararlarla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği,
    Dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı maddi ve özlük haklarının yasal faiziyle tazmin edilmesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu işlemin dayanağı olan 667 sayılı OHAL KHK'sının 3/1. maddesi ve bu KHK'yı onaylayan 6749 sayılı Kanun'un Anayasa'ya aykırı olduğu, uygulanan meslekten çıkarmanın, açıkça disiplin cezası niteliğinde olan göreve son verme olduğu, hukuk devleti ilkesinin, suç ve cezaların geçmişe yürümezliği ilkesinin, savunma hakkının ihlal edildiği, hakkında uygulanan cezanın bir “tedbir” olarak nitelendirilmesi mümkün olmadığından, Anayasa ve AİHS'nin 15. maddelerinde belirtilen durumun gerektirdiği ölçülülüğün aşıldığının açık olduğu, öncelikle "iltisak ve irtibat"ın ne anlama geldiğinin açıklığa kavuşturulması, sonrasında sonuçlarının ortaya konulması gerektiği, meslekten çıkarma kararının, "demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal” gerekçesiyle tesis edilmediği, işlemde bu yönde ifade edilmiş bir cümlenin bulunmadığı, mahkemelerin idari karardaki gerekçelere bağlı kalarak söz konusu kararın hukuka uygun olup olmadığını denetleyebileceği, mesleki bütün tasarruflarını yasalara uygun olarak vicdani kanaatine göre yerine getirdiği, başkalarının eylemlerinden sorumlu tutulmasının "suç ve cezanın şahsiliği" ve "kusur ilkesine” aykırı olduğu, davalı idarenin, görevlerini yerine getirirken ve mesleğini ifa ederken, kanuna ve hukuka aykırı olarak vicdani kanaati dışında hareket ettiğine dair hiçbir tespitte bulunmadığı, çalıştığı süre boyunca hiçbir adli ya da idari ceza almadığı, FETÖ/PDY terör örgütünün hedef ve talimatlarını gözeterek hareket ettiğine, hangi kararlarını örgüt yararı doğrultusunda verdiğine, tarafsızlığını ve bağımsızlığını nasıl ve ne şekilde yitirdiğine, kimden ne şekilde hangi emir ve talimatı alarak hareket ettiğine dair hiçbir tespitin mevcut olmadığı, ByLock programına ilişkin kayıtların tamamen çelişkili olduğu, teknik araştırma yapılmadan karar verildiği, tanık beyanlarının soyut olduğu, bu beyanlara itibar edilmemesi gerektiği, dernek üyeliğine ilişkin somut bir delilin bulunmadığı, YARSAV'ın yasal bir dernek olduğu ve üyeliğinin FETÖ ile irtibatına yönelik destekleyici unsur olarak kabul edilmemesi gerektiği, akademi sınıf başkanı seçilmesinin talimatla olduğunun iddia edildiği, ancak tarafına yönelik somut bir delil ya da bilginin ortaya konulmadığı, sınıf başkanlığının, resmi bir unvan değil, sınıf ile yönetim arasında aracı olmak amacıyla tesis edilmiş bir unvan olduğu, kendini, özellikle sosyal konularda geliştirmek amacıyla başkan olmak istediği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının Anayasa'ya aykırılık iddiası ciddi görülmeyerek gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
    "a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
    b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
    c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    Diğer yandan, UYAP ortamından yapılan inceleme sonucu davacı hakkında verilen mahkumiyet kararının ... Ceza Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 19/09/2019 tarih ve E:2017/3600, K:2019/4861 sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
    4. Kesin olarak, 14/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi