3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/11709 Karar No: 2019/20223 Karar Tarihi: 07.11.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/11709 Esas 2019/20223 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve 3. Ceza Dairesi tarafından incelenen bir dava hakkında karar verilmiştir. Sanık, 6136 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan mahkum olmuştur. Katılanın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 238 ve 260. maddeleri uyarınca davaya katılma ve hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmamaktadır. Sanık, kasten yaralama suçundan da mahkum olmuştur, ancak hükümde çelişki ve yanlış uygulamalar tespit edildiği için karar bozulmuştur. 5237 sayılı TCK'nin 53/1. maddesi uygulanmamıştır ve Anayasa Mahkemesi'nin kararı nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunmaktadır. Kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kararda bahsedilen kanun maddeleri: 6136 sayılı Kanun, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 238 ve 260. maddeleri, 5320 sayılı Kanun'un 8/1 ve 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 317. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 53/1. maddesi ve Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014
3. Ceza Dairesi 2019/11709 E. , 2019/20223 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜMLER : Mahkumiyetlere dair
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Sanık ... hakkında 6136 sayılı Kanun"a muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik katılan ... vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde; Suçun niteliği bakımından, suçtan doğrudan zarar görmeyen katılan ..."in 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 238 ve 260. maddeleri uyarınca davaya katılma ve hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmadığından, 5320 sayılı Kanun"un 8/1 ve 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun 317. maddesi uyarınca katılan ... vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, 2) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik katılan ... vekilinin temyiz talebinin incelenmesinde; Sanığın adli sicil kaydında bulunan ilamın kesin nitelikte adli para cezası olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağının anlaşılması karşısında; tebliğnamede yer alan bu husustaki düşünceye iştirak edilmemiştir. Yerinde görülmeyen diğer temyiz sebeplerinin reddine, ancak; a) 29/12/2015 tarihli 3. celseye ilişkin iki farklı duruşma tutanağının dosyada yer aldığı, bir tutanakta hapis cezasının TCK"nin 51. madde uyarınca ertelendiği, diğer tutanakta ise TCK"nin 51. maddenin uygulanmamasına karar verilmesi suretiyle duruşma tutanakları usulüne uygun tutulmayarak kısa kararlar arasında çelişki oluşturulması, b) Sanık hakkında hapis cezasına hükmedilirken temel ceza belirlendikten sonra silahla yaralama nedeniyle artırım yapıldıktan sonra kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisi gözetilerek kemik kırığı nedeniyle artırım yapılarak hüküm kurulması gerektiği halde, hatalı uygulama yapılarak sanık hakkında eksik ceza tayin edilmesi, c) Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/1. maddesinde; "Kamu davasına katılma üzerine, mahkumiyete ya da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise vekili bulunan katılan lehine tarifenin ikinci kısmın ikinci bölümünde belirlenen avukatlık ücreti sanığa yükletilir." şeklindeki düzenleme karşısında, kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, d) Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53/1. maddesi uygulanmamış ise de; hak yoksunluğu kasıtlı suçtan verilen hapis cezasının kanuni sonucu olup, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 07.11.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.