Esas No: 2021/3543
Karar No: 2022/1432
Karar Tarihi: 14.04.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3543 Esas 2022/1432 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/3543 E. , 2022/1432 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/3543
Karar No : 2022/1432
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...'a vesayeten ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Kurulu
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 27/05/2021 tarih ve E:2017/4702, K:2021/1596 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun ... tarih ve ... sayılı kararına karşı yaptığı yeniden inceleme talebinin reddine dair aynı Kurulun ... tarih ve ... sayılı kararının iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 27/05/2021 tarih ve E:2017/4702, K:2021/1596 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek işin esasına geçildiği,
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda ilk derece Mahkemesi sıfatıyla ... Dairesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 13 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anılan karara karşı yapılan temyiz başvurusu üzerine ... Ceza Genel Kurulunun ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla mahkumiyet hükmünün onanarak anılan kararın kesinleştiği,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen "ByLock Tespit Tutanağı"ndan, davacı tarafından ... GSM numarasından, ... IMEI numaralı cihazla ByLock uygulamasının yüklendiğinin anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları ve davacının adının geçtiği ByLock yazışmaları yönünden, davacının örgütün içinde yer aldığına, örgüt toplantılarına katıldığına, 2014 yılı HSK seçimlerinde örgütün sözde ''bağımsız'' adaylarını desteklediğine, Yargıtay üyeliğine örgüt kontenjanından seçildiğine ve diğer hususlara yönelik kararda yer verilen ifadeler ile davacının bu ifadelere karşı beyanlarının değerlendirilmesi sonucunda, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı ve FETÖ/PDY mensubu şahıslara ait ByLock yazışma içeriklerinde davacının adının geçmesi hususunun davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatını ortaya koyan bir unsur olarak değerlendirildiği,
Öte yandan, davacının FETÖ/PDY terör örgütünün yargıda etkin olduğu dönemde özel yetkili Cumhuriyet savcısı olarak görevlendirilmesinin ve yargıda önemli bir makam olan Yargıtay üyeliğine seçilmesinin, kararda yer verilen diğer tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde, anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu sonucuna varıldığı,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davalı idare tarafından hakkında meslekten çıkarma kararı verilmesinin mümkün olmadığı, meslekteki son görev ve unvanının Yargıtay üyeliği olduğu, uygulanma imkan ve ihtimali olmayan bir şekilde Yargıtay tetkik hakimliğine atamasının yapıldığı, ... Ceza Dairesince yapılan yargılamada adil yargılanma hakkının ihlal edildiği, HSK seçimi öncesinde tüm hakim ve savcıların fişlendiği, hakkında yapılan ceza yargılamasında, gerekçesiz olarak ByLock kullanıcısı olduğunun kabul edildiği, bu konudaki verilere ilişkin taleplerinin keyfi olarak reddedildiği, hakimlerin belli suç kategorisiyle mücadele gibi bir görevinin bulunmadığı, itirafçı sanıkların yargılama aşamasında vermiş oldukları ifadelerinde şahsıyla ilgili önceki beyanlarının doğru olmadığını ifade etmelerine ve bu beyanlar mahkumiyet gerekçesinde yer almamasına rağmen Dairece verilen ret kararı gerekçesinde bu beyanlara yer verildiği, ceza yargılamasında esas alınmayan beyanların Dairece esas alındığı, dava konusu işlemde şahsıyla hiçbir ilgisi bulunmayan değerlendirmelerin bulunduğu, temyize konu karara dayanak olarak kabul edilen bulguların işlem tarihinde mevcut olmadığı, işlemin tesisi aşamasında tarafına savunma hakkının tanınmadığı ve kararda bu hususa değinilmediği, usul, yasa, AİHS kapsamında adil yargılanma ilkelerine açıkça aykırı olduğu belirtilerek Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 27/05/2021 tarih ve E:2017/4702, K:2021/1596 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4. Kesin olarak, 14/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.