Esas No: 2022/8779
Karar No: 2022/12605
Karar Tarihi: 18.10.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/8779 Esas 2022/12605 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararda, sigortalının hizmet tespiti istemiyle açtığı dava ele alınmıştır. Davacının 1994-2003 ve 2007-2013 yılları arasında aynı işyerinde kesintisiz olarak çalıştığı sabit olsa da; 1994-1995 yılları arasında vazgeçtiği ve 2002-2003 yılları arasında da hak düşürücü süre geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Temyiz sürecinde blok çalışma kavramı ve sigortalının kuruma bildirdiği sürenin hak düşürücü süre dışında tutulması tartışılmıştır. Çoğunluk kararı ile hak düşürücü süre kabul edilmiştir.
Kanun Maddeleri: İş Kanunu, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, Medeni Kanun.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
No :
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın ... yönünden açılmamış sayılmasına, ... yönünden davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine, 10.08.2001-09.07.2002 tarihleri arasında davalı şirket adına kayıtlı işyerinde kesintisiz çalıştığının tespitine, 01.06.1994-03.10.1994 tarihleri arasındaki talepleri yönünden davanın açılmamış sayılmasına, davalı ... yönünden davanın reddine dair verilen karara karşı davacı, davalı Kurum ve davalı ... ... ... Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın ... yönünden açılmamış sayılmasına, davacının 01.06.1994-03.10.1994 yılları arasındaki çalışması yönünden vazgeçmesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına, 04.10.1994-08.08.2001, 09.08.2001-13.09.2001 ve 14.09.2001-09.07.2002 arası talep yönünden davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı ve davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, Üye ...'ın muhalefetine karşı, Başkan ... ve Üyeler ..., ... ve ...'nın oyları ve oy çokluğuyla, 18/10/2022 tarihinde karar verildi.
(M)
KARŞI OY GEREKÇESİ
1. Çoğunluk ile aradaki temel uyuşmazlık hizmet tespit davasında öncesi staj ve çırak olarak geçen hizmetinden sonra aynı işyerinde 01.06.1994-30.04.2003 ve 12.01.2007-30.09.2013 tarihleri arasında iki dönem blok çalışması olduğunu iddia eden ve işyerinde 10.07.2002 tarihinden itibaren prim günleri kuruma bildirilen davacı sigortalının bildirim tarihi öncesi hizmetinin hak düşürücü süreye uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır.
2. Somut uyuşmazlıkta davacının 10.07.2002 tarihinden sonra kuruma çalışması bildirilmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda blok çalışma ve kuruma bildirilen süreye ilişkin kayıt nedeni ile gerçekleşen çalışmadan dolayı kuruma bildirilenler haricinde bu işyerlerinde 01.06.1994- 09.07.2002 tarihleri arasında tam zamanlı ve kesintisiz olarak çalıştığı sabit olmasına rağmen 01.06.1994-03.10.1994 tarihleri için vazgeçme nedeni ile davanın açılmamış sayılmasına, 04.10.1994- 09.07.2002 arası ise hak düşürücü süreye uğradığı gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
3. Kararın temyiz edilmesi üzerine çoğunluk tarafından blok çalışmada kayıt öncesi 30.09.1991 öncesinin hak düşürücü süreye uğradığı kabul edilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
4. Çalışmanın blok çalışma niteliğinde olması yani kesintisiz devam etmesi halinde hak düşürücü süreden bahsedilemeyeceği gibi, mevsimlik çalışmanın bulunması ve bu çalışmanın yıllar itibariyle kesintisiz sürdüğünün kabulü halinde de çalışılmayan dönemde hizmet akdi askıda olduğundan hükme esas alınan 5 yıllık hak düşürücü sürenin başlangıcı olarak, mevsimlik çalışmanın sona erdiği yılın sonu esas alınması gerekir(Y. HGK. 01.07.2019 tarih ve 2016/21-1238 E, 2019/834 K). Belirtmek gerekir ki “hak düşürücü süre, bildirimsiz kalan çalışmalar yönünden öngörülmüştür. Belgelerden birisinin dahi Kuruma verilmiş olması veya Kurumca, fiilen ya da kayden sigortalı çalışma olgusunun tespiti hâlinde hak düşürücü süreden söz edilemeyecektir. Sigortalının kayda dayanan çalışması bildirilmiş veya kurumca saptanan çalışması var ise bu bildirilen veya saptanan hizmeti ile blok çalışmanın da zamanaşımına uğramadığı kabul edilmelidir.
5. Dairemizin 2021/10923 E, 2022/1056 Karar sayılı karşı oy gerekçelerinde ayrıntılı olarak açıklandığı gibi blok çalışmalarda kuruma bildirilen süre var ise sonraki çalışma için hak düşürücü süreye uğramaz kabulü önceki çalışma içinde kabul edilmeli ve hak düşürücü süre uygulanmamalıdır. Davacının 03.10.1994 tarihi ile sonrası kayda giren 09.07.2002 tarihini takip eden çalışmaları aynı işyerinde işverenler değişse bile blok çalışmaya dayanmaktadır. Bu blok çalışma içinde kuruma intikal eden süreler olduğuna göre hak düşürücü süre önceleri içinde geçerli olmayacaktır. Bu nedenle çoğunluğun hak düşürücü süre yönündeki onama gerekçesine katılınmamıştır.