Esas No: 2021/3077
Karar No: 2022/1416
Karar Tarihi: 14.04.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3077 Esas 2022/1416 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/3077 E. , 2022/1416 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/3077
Karar No : 2022/1416
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 10/02/2021 tarih ve E:2017/6462, K:2021/218 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile bu karara karşı yaptığı yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin aynı Kurulun … tarih ve … sayılı kararının iptali, bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının işlem tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 10/02/2021 tarih ve E:2017/6462, K:2021/218 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek,
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacı hakkında silahlı terör örgütüne üyelik suçundan ceza davası açıldığı ve … Ağır Ceza Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında yargılamanın devam ettiğinin anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının sınavlara örgütün hakim-savcı sınav çalışma evlerinde hazırlandığına, hakim adaylığı döneminde örgütün staj evlerinde kaldığına, örgüt tarafından düzenlenen etkinliklere katıldığına ve örgüte müzahir dershaneye gittiğine yönelik kararda yer verilen ifadeler ile davacının bu ifadelere karşı beyanlarının değerlendirilmesi sonucunda, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı,
Öte yandan, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek, örgütün yargı erkine kendisine iltisak ve irtibatlı kişileri yerleştirebilmek amacıyla oluşturduğu hakim-savcılık sınavına hazırlık evlerinde anılan sınavlara hazırlanmış olmasının FETÖ ile iltisak ve irtibatı ortaya koyan bir unsur olduğu belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararlarla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının işlem tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesine yönelik isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Daire kararında dava dilekçesinde uzunca ve ayrıntılı olarak bahsettiği hukuka aykırılıkların dikkate alınmadığı, dava konusu kararın, disiplin soruşturması yapılmadan, iltisak ve irtibat gibi yoruma açık ve kesin olmayan bir kavramla, suç ve cezaların kanuniliği ilkesi, adil yargılanma ilkesi, masumiyet karinesi, lekelenmeme hakkı, hakimlik ve savcılık teminatı, kamu hizmetine girme hakkı, çalışma hakkı, mülkiyet hakkı, suç ve cezaların şahsiliği ilkesi, Anayasa'nın 13, 15, 36, 38, 48, 49, 70, 121/3, 129/2, 139, 140/3,159. maddeleri ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 1, 6, 7, 8, 13, 17, 18. maddelerini açıkça ihlal ederek şekil ve esas yönünden hukuka aykırılık oluşturduğu, işlemde şahsına yönelik bireyselleştirilmiş, somutlaştırılmış bir gerekçenin bulunmadığı, HTS kaydının tarafına ait olmadığı, hukuka aykırı toplanan delillerin aleyhine kullanılamayacağı, dava konusu işlemin bir disiplin işlemi olduğu, lehe tanık ifadelerinin dikkate alınmadığı, savunma hakkının kullandırılmadığı, kesinlikle FETÖ/PDY ile irtibat, iltisak ve münasebeti kabul etmediği, hiçbir zaman kimseden talimat almadığı, kimsenin güdümüne girmediği, kişisel ve mesleki itibardan da öte bir terörist olarak yargılanmanın, vatanını ve milletini çok seven, bu uğurda her türlü fedakarlığı yapmaya hazır, hayatı boyunca ülkesi ve milletine hayırlı ve yararlı bir birey olabilme gayesiyle çalışmış bir kişi için son derece zor ve ıstırap verici olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, UYAP ortamından yapılan inceleme sonucu davacı hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan … Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde açılan ceza davasında, anılan Mahkemece verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararla, davacının 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Kurulumuzun karar tarihi itibarıyla söz konusu mahkumiyet kararının kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 10/02/2021 tarih ve E:2017/6462, K:2021/218 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
4. Kesin olarak, 14/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.