Esas No: 2021/3118
Karar No: 2022/1417
Karar Tarihi: 14.04.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/3118 Esas 2022/1417 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/3118 E. , 2022/1417 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/3118
Karar No : 2022/1417
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 15/04/2021 tarih ve E:2016/58039, K:2021/1083 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile irtibatlı ve iltisaklı olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun … tarih ve … sayılı kararı ile yine aynı Kurulun … tarih ve … sayılı yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin kararının iptali ve bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 15/04/2021 tarih ve E:2016/58039, K:2021/1083 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek,
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacı hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan ceza davası açıldığı ve … Ağır Ceza Mahkemesinin … sayılı dosyasında yargılamanın devam ettiğinin anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgütün içinde yer aldığına ve diğer hususlara yönelik kararda yer verilen ifadeler ile davacının bu ifadelere karşı beyanlarının değerlendirilmesi sonucunda, davacının beyanlarına itibar edilmeyerek FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı,
Öte yandan, FETÖ/PDY mensubu şahıslara ait ByLock yazışma içeriklerinde davacının adının geçmesi hususunun, davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatını ortaya koyan bir unsur olarak değerlendirildiği,
Diğer taraftan, davacının FETÖ/PDY terör örgütünün yargıda etkin olduğu dönemde yargıda önemli bir makam olan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı makamına atanmasının, kararda yer verilen diğer tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde, anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu sonucuna varıldığı,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararlarla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu kararlar nedeniyle yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının yasal faiziyle birlikte iadesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, adil yargılanma ilkesinin, silahların eşitliği ilkesinin, şüpheden sanık yararlanır ilkesinin ihlal edildiği, kararda gerçeğe aykırı olan bilgilerin yer aldığı, hakkında devam eden ceza davasının kesinleşmesine gerek olmadığı belirtilerek iddiaların, aleyhine değerlendirildiği ve hiçbir savunma ve delil sunma hakkı tanınmadığı, lehine olan delil ve gelişmelere yer verilmediği, ByLock kullanmadığı, aralarında husumet bulunan tanığın ifadelerinin hatalı ve yanlı olarak esas alındığı, mahkemelerin çifte standart uyguladığı, ByLock kayıtlarının kararda hukuk dışı ve yanlı olarak kullanıldığı, kendisinin mesleki uygulamalarının FETÖ menfaat ve uygulamalarına taban tabana zıt uygulamalar olduğu, örgütle ilk kez nasıl tanıştığı, kimler aracılığı ile organik bağlantı kurduğu, hangi örgüt üyeleri ile ilişki halinde olduğu, kimden talimat alıp kime verdiği, hangi talimatları aldığı, örgüt hiyerarşisindeki yerinin ne olduğu konusunda en küçük bir delilin bulunmadığı, örgütle ne üyelik ne de irtibat ve iltisak anlamlarında ilişkisinin olmadığı, örgüte sempati duyduğuna yönelik dahi bir verinin mevcut olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, UYAP ortamından yapılan inceleme sonucu davacı hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan … Ağır Ceza Mahkemesi nezdinde açılan ceza davasında, anılan Mahkemece verilen … tarih ve E:… , K:… sayılı kararla, davacının 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Kurulumuzun karar tarihi itibarıyla söz konusu mahkumiyet kararının kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 15/04/2021 tarih ve E:2016/58039, K:2021/1083 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 14/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.