17. Hukuk Dairesi 2018/180 E. , 2019/2636 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 06.03.2019 Çarşamba günü davacılar vekili Av. ... ile davalı ... Turizm Seyahat A.Ş. vekili Av. ... geldi. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı.Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacılar vekili ile davalı ... Turizm Seyahat A.Ş. vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, asıl dosya ve birleştirilen 2010/110 E. sayılı dosyada davalı ... Turz. A.Ş"nin teşebbüs sahibi olduğu ... idaresindeki otobüsün, davalı ... idaresinde bulunan aracın önünü keserek tartıştıkları sırada otobüste yolcu olarak bulunan ve olay nedeniyle araçtan inen davacıların desteği ... ve diğer yayalara davalı ... idaresinde bulunan aracın çarpması sonucu davacıların desteğinin vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, davacı eş için 30.000,00 TL maddi 5.000,00 TL manevi, çocuklar için ayrı ayrı 5.000,00 TL maddi, 2.500,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, birleştirilen 2010/9 E. sayılı dosyada ise davacı eş için 7.000,00 TL maddi, 3.000,00 TL manevi, çocuklar için ayrı ayrı 3.500,00 TL maddi, 1.500,00 TL manevi tazminatın birleştirilen dosya davalılarından tahsilini talep etmiştir. 2010/7 esas sayılı dosyada yargılama devam ederken davacı tarafın ... sigorta şirketine açmış olduğu davanın Zorunlu Karayolu Taşımacılık Sigortasına ilişkin olduğundan bahisle bu dosyadan tefrikine karar verilmiştir.
Davalılardan ... ve ... vekili, kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalılar ... Sigorta A.Ş ile ... Sigorta A.Ş vekilleri, davalı araçların kaza tarihi itibari ile kendilerince yapılmış ZMMS"nin bulunduğunu beyan ederek ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Davalılardan ... Turizm A.Ş vekili, ... Turizme ait olduğu iddia edilen aracın kesinlikle kendilerine ait olmadığını, kazanın ... Karayolu üzerinde meydana geldiğini, ancak davalı şirketin Hakkari ve ilçelerine ya da Van"dan Yüksekova"ya seferinin bulunmadığını, bu hususun Ulaştırma Bakanlığından sorulabileceğini, aksini iddia eden davacıların otobüs bileti ibraz etmeleri gerektiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Yapılan yargılama sonucu asıl davada; davalılar ... ve ... Sigorta A.Ş hakkındaki davanın olayda kusurları bulunmadığından reddine, diğer davalılar hakkındaki maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabulüne, birleştirilen davalar yönünden de davalılar hakkındaki maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabulüne dair verilen hüküm, davalı ... Sigorta A.Ş vekili, davalı ... vekili ile davalı ... Turz. Sey. Org. ve Tic. A.Ş. vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 27.5.2014 gün ve 2014/3517-2014/8454 sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere göre; asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 10.11.2016 gün ve 2016/9233-2016/10338 sayılı ilamı ile ikinci kez bozulmuştur. Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere göre; asıl ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Asıl dava ve birleşen davalar, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda, Dairemizin 10.11.2016 gün ve 2016/9233-2016/10338 sayılı ilamı ile davacıların murisi ...; davalı ... Turizm Seyahat A.Ş"nin işleteni, davalı ..."nın sürücüsü olduğu otobüste yolcu olarak bulunmakta olup... plakalı otobüs yönünden 6102 sayılı TTK"nun 850 vd maddelerinde düzenlenen taşıma kurallarına göre taşıyan olarak doğan zarardan sorumluluğunun tartışılması ve varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken kesinleşen ceza dosyasındaki maddi vakıya işaret edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmeyerek karar bozulmuş. Aynı ilamımızda, öte yandan; somut olayda oluşa göre davacıların murisi ..."un da aralarında bulunduğu yolcuların bulundukları otobüsten kaza öncesinde inerek karşı şeride geçtikleri ve karşı şeride ait yol üzerinde dağınık şekilde durdukları sırada kendi şeridinde seyreden ...idaresindeki aracın sadmesine maruz kaldıkları anlaşılmıştır. Buna göre davacıların murisi ..."un kazadaki kusur durumunun da tartışılarak ortaya çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğine işaret edilmiştir. Oysa ki, yerel mahkeme, bozma gerekçesinde yazılan hususların irdelemesini eksik yapmıştır. Şöyle ki, yerel mahkeme, bozma ilamımız ile davacıların murisi ...; davalı ... Turizm Seyahat A.Ş"nin işleteni, davalı ..."nın sürücüsü olduğu otobüste yolcu olarak bulunmakta olup... plakalı otobüs yönünden 6102 sayılı TTK"nun 850 vd maddelerinde düzenlenen taşıma kurallarına göre taşıyan olarak doğan zarardan sorumluluğunun tartışılması istendiğini belirtmiş ve daha sonra bu tartışmayı şöyle yapmıştır; TTK"nun 850 vd gereği taşıyıcının yolculuğun rahat geçmesi ve yolcunun can ve mal güvenliği bakımından taşıma sırasında her türlü koşulları sağlamakla yükümlülüğü olduğunu, taşıyıcının, Karayolu Taşıma Kanunu 7/2. maddeye göre nitelikli şoför ve hizmet personeli seçiminde özenli davranmakla da yükümlü olduğunu ve aksi durumun yolculara ve hak sahiplerine karşı sorumluluğu beraberinde getirmesinin kuşkusuz olduğunu, davaya konu trafik kazasında yolcu otobüsü sürücüsü davalı ..."nın taş fırlatma meselesi yüzünden otobüsü durdurup diğer araç şoförü ile tartışması nedeniyle ... Turizm A.Ş."nin taşıyan olarak sorumluluğunun kabulü halinde dahi dava konusu tazminat talebinin dayanağı 04/11/2009 tarihinde yaşanan trafik kazasında kusur durumuna dair birden fazla rapor alındığını, sırasıyla alınan raporları belirttikten sonra, her ne kadar hukuk hakimi ceza mahkemesinin belirlediği kusur oranı ile bağlı değil ise de kesinleşmiş bir mahkeme kararına esas alınan kusur raporunun mahkemece de esas alındığını belirtmiş ve otobüs sürücüsü ...’nın kusursuz olduğunu, araçtan inen yolcuların %100 kusurlu olması nedeni ile taşıma hukukuna göre taşıyıcının sorumlu olmadığı kanaati ile taşıyıcının dışındaki diğer davalılar yönünden ise kendilerine veya sigortalarına yüklenebilecek kusur bulunmadığı gerekçesi ile davayı reddetmiştir. Aynı mahkeme, aynı kaza ile ilgili olarak kazada ölen diğer yolcu...’ın mirasçılarının açmış olduğu tazminat davasının Dairemizin 2018/3453 E. sayılı temyiz incelemesi yapılan dosyasında temyize konu 2017/525 E. ve 2018/36 K. sayılı gerekçeli kararda ise; taşıyıcının sorumluluğunu tartışarak kabul etmiş ve murisin de kusuru bulunduğunu bu durumun da irdelenmesi gerektiğini ifade ederek aynı kaza ile ilgili 2010/13 E. sayılı tazminat dosyasında bozma öncesi alınan aktüer raporundan %37,5 murisin kusurunu indirerek davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Böylelikle, aynı nedenler ile bozulan aynı kaza ile ilgili birbirine çelişki oluşturan iki karar ortaya konmuştur. 2010/13 E. sayılı tazminat dosyasında bozma öncesi alınan aktüer raporundan %37,5 murisin kusurunun indirilerek davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairemizce 07.03.2019 gün ve 2018/3453 E.-2019/2635 K. sayılı ilamı ile uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, murisin %37,5 kusurunun hesaplanan tazminattan indirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların temyiz itirazları reddedilerek onanmıştır. Dosya kapsamında birden fazla kusur raporu bulunmakla ceza dosyasından son alınan ATK raporu dışındaki tüm raporlar davalı tarafa kusur yüklemekte olup mahkemce de bozma öncesi benimsenen Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Fen Heyetince tanzim edilen 07/10/2011 tarihli kusur
raporunda mutevefa ..."in kazanın oluşumunda %37.5, davalı ..."nın % 37,5, davalı ..."un % 25, ve davalı ..."nin kusursuz olduğu tespit edilmiştir. Bu rapora diğer dosyalardaki durum da gözetilerek belirlemelerde bulunduğu için itibar edilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.O halde, hesaplanan tazminattan murisin %37,5 kusuru indirilerek davacı tarafın ıslahının da bulunmadığı gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken Dairemizin 10.11.2016 gün ve 2016/9233-2016/10338 sayılı ilamında belirtilen hususlar eksik irdelenerek davanın reddine karar verilmesi isabetli değildir.
2-) Bozma neden ve şekline göre, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 2.037,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 07/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.