17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/11468 Karar No: 2019/2627 Karar Tarihi: 07.03.2019
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/11468 Esas 2019/2627 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/11468 E. , 2019/2627 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının kardeşi ..."dan olan alacağı için takibe geçtiklerini, takibin kesinleştiğini, ..."un takibi öğrendikten sonra muvazaalı şekilde üzerinde kayıtlı taşınmazları davalı kardeşi ..."a devrettiğini, borçlunun alacaklıdan mal kaçırmak için tapuda satış yapmış gibi işlem yaptığını açıklayarak davalı adına kayıtlı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile borçlu ... adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava konusu taşınmazların satışının muvazaalı şekilde yapılmadığını, davalı ile kardeşi ... adına kayıtlı ortak bir iş yeri bulunduğunu, davalının kardeşinin işlerinin bozulması nedeniyle dava konusu taşınmazlardan daha değerli olan bu iş yerini tapuda gözüken tüm haciz kayıtları ile ..."ya sattığını, davalının bu satışa kardeşinin borçlarının ödenmesi için hiç bir ücret almadan imza attığını, ..."un da borcuna karşılık dava konusu taşınmazları davalıya teklif ettiğini, davalının da razı olduğunu açıklayarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazların davalının kardeşi ... adına kayıtlı iken satış suretiyle 04.03.2010 tarihinde davalı adına kayıt ve tescil edildiği, her ne kadar davalı tarafça dava dışı taşınmazın satışından davalı hissesine düşen ücretin davalı tarafça alınmaması ve davalının kardeşi ..."un borcuna karşılık verilmesi nedeniyle dava konusu taşınmazların davalıya verildiği iddia edilmiş ise de bu iddianın ispat edilemediği, davalının kardeşi ... hakkında davacı tarafından başlatılan icra takibi sırasında yapılan satışın muvazaalı olduğu, mal kaçırmaya yönelik olduğu gerekçesiyle kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK’nun 282. maddesi hükmü gereğince bu tür davalarda, davalı olarak borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan kişiler arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır. Somut olayda borçlu olduğu bildirilen ..."un kendisine ait taşınmazı davalı ..."a satmış olduğu öne sürüldüğü halde dava sadece 3. kişi olan ... aleyhine açılmıştır. Borçlu ... ile davalı ... arasında zorunlu dava arkadaşlığı olması nedeniyle dava dilekçesinin borçluya tebliğ edilerek taraf teşkilinin sağlanması gerekirken bu durum gözardı edilerek davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ..."ın temyiz itirazlarının açıklanan yönlerden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 07/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.