
Esas No: 2019/7198
Karar No: 2019/13620
Karar Tarihi: 25.12.2019
Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2019/7198 Esas 2019/13620 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Sanık ... hakkında ırza geçme ve silahlı gasp suçlarından bozma üzerine yapılan yargılama sonunda, ırza geçme ve nitelikli yağma suçlarından mahkûmiyetine dair İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 20.10.2010 gün ve 2008/238 Esas, 2010/389 Karar sayılı hükümlerin O Yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık müdafisince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 11.09.2019 gün ve 2018/4158 Esas, 2019/10774 Karar sayılı ilamı ile onama yönündeki kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.11.2019 günlü, KD- 2019/105737 sayılı itiraznamesi ile nitelikli yağma suçundan kurulan hükümle sınırlı olarak 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin iki ve üçüncü fıkraları gereğince itiraz etmesi üzerine dosya Daireye gönderilmekle incelendi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı yerinde görüldüğünden İTİRAZIN KABULÜNE, Dairemizce verilen 11.09.2019 gün ve 2018/4158 Esas, 2019/10774 Karar sayılı ilamında sanık hakkında nitelikli yağma suçundan kurulan hükme ilişkin onama kararının 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkraları uyarınca KALDIRILMASINA karar verildikten sonra gereği görüşüldü:
Hükümden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 30.05.2006 gün 5/147-149 sayılı Kararına göre de suç tarihi dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK lehe kabul olunarak yapılan uygulamada tekerrüre ilişkin 58. maddesinin uygulama imkânı bulunmadığı hususunun gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasındaki tekerrüre ilişkin bölümün karardan çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.