22. Hukuk Dairesi 2019/7480 E. , 2019/22579 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davacı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25/06/2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına vekili Avukat ... ile karşı taraf adına vekili Avukat ...geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının 14/12/1987-23/12/2014 tarihleri arasında davalı banka nezdinde çalıştığını, iş sözleşmesinin baskı ile istifa dilekçesi imzalattırılmak sureti ile sonlandırıldığını, istifa iradesinin emeklilik talebini de kapsayacak şekilde yorumlanması gerektiğini belirterek kıdem tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, iş sözleşmesinin istifa ile sona erdiğini, davacının banka personeli olarak çalışırken zimmet eylemi gerçekleştirdiğini, teftiş kurulu inceleme yapıldığını, hakkında ceza soruşturması yapıldığını ve ayrıca davacının ... Bankası Kuğulu ... Şubesindeki hesabına kıdem tazminatı açıklaması ile 92.220,83 TL yatırıldığını, davanın konusuz kaldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının zimmeti nedeni ile istifa ettiği ve davalı tarafca kıdem tazminatı ödemesinin sehven yapıldığı,davacının kıdem tazminatına hak kazanamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının iş sözleşmesinin feshi noktasındadır.
Davacı taraf işyerinden emekli olarak ayrıldığını belirterek kıdem tazminatı talebinde bulunmuştur. Davalı taraf ise davacının istifa ederek işten ayrıldığını ancak sonrasında gönderdiği ihtarname ile emeklilik nedeniyle işten ayrıldığını belirttiğini, davalı bankanın bu beyanlarını değerlendirmesi sonucu ikinci istifasının kabul edileceği sonucuna ulaşıldığını ve kıdem tazminatının ödendiğini, davanın konusuz kaldığını beyan etmiştir. Her ne kadar Mahkemece davacının zimmeti nedeni ile istifa ettiği ve davalı tarafça kıdem tazminatı ödemesinin sehven yapıldığı, davacının kıdem tazminatına hak kazanamıyacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; davalı tarafın kıdem tazminatının sehven ödendiği yönünde beyanı bulunmamakla birlikte emeklilik nedeniyle fesih kabul ettiği açık olup Mahkeme gerekçesinin dosya kapsamına uygun olmadığı anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamına göre davacıya 09/03/2015 tarihinde kıdem tazminatı açıklaması ile 92.220,83 TL ödemede bulunulduğu ve aynı gün bu tutarın banka zararına istinaden açıklaması ile hesaptan geri çekildiği belirtilmiştir.
Davacının zimmet eylemi nedeniyle ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda "...aktarılan bu tutarların tamamını yeniden kendi hesabına aktarılmasını sağlamak suretiyle toplam 692.167,36 TL tutarındaki parayı zincirleme şekilde zimmetine geçirdiği, gerçekleştirdiği zimmet miktarına karşılık, mudi zararlarını karşılamak kaydıyla bankanın bloke hesaplarına 02.03.2015 tarihinde 751.943,57 TL, 09.03.2015 tarihinde 92.220.83 TL, 06.04.2015 tarihinde 79.960,04 TL ve 28.07.2015 tarihinde de 2.396,66 TL olmak üzere 926.511,10 TL ödediği ve tespit edilen banka zararının tamamını 02.03.2015 tarihinde soruşturma aşamasında giderdiği..." gerekçesi ile 5411 Sayılı Bankacılık Yasasının 160/1 maddesi uyarınca basit zimmet suçundan cezalandırıldığı,suça konu zararı soruşturma aşamasında ödediği gerekçesi ile cezasından yarı oranında indirim uygulandığı ve bu kararın ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin düzelterek esastan red kararı ile kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Ceza dosyası gerekçesinde belirtildiği üzere davalı bankanın zararının 02/03/2015 tarihinde karşılandığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacıya 09/03/2015 tarihinde ödenen kıdem tazminatının zarar kapsamında geri alınamıyacağı, bu nedenle haksız olarak bloke konduğu ve ödenmediği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacının iş sözleşmesinin emeklilik nedeniyle feshedildiği, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazandığı anlaşılmakla kıdem tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi gerekli iken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olanan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05/12/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.