
Esas No: 2017/3743
Karar No: 2018/515
Karar Tarihi: 23.01.2018
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/3743 Esas 2018/515 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kira bedelinin tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması taraf vekillerince istenilmiş ise de, davanın niteliği gereği davacı vekilinin duruşma isteğinin reddiyle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz isteğinin incelemesinin evrak üzerinde yapılmasına karar verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 03/12/2012 - 02/12/2013 tarihleri arasındaki kira dönemine ait kira bedelinin KDV dahil 869.367,15 TL olarak tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davaya konu taşınmaz Büyükşehir Belediyesine ait olup, 04/12/1987 tarihinde yapılan ihale ile 3 yıllığına davalıya kiraya verildiğini, her ne kadar sözleşme süresinin sona ermesinden sonra kira sözleşmesinin 6570 Sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun"un 11. maddesine göre yıldan yıla yenilenerek uzamış ise de, yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre davacı Belediyeye 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu"nun 75. maddesinden yararlanma hakkı tanıyan 5393 Sayılı Belediye Kanununun yürürlüğe girdiği 13.07.2005 tarihini izleyen son dönemin bittiği 01.08.2005 tarihi itibariyle sözleşmenin sona erdiğinin kabulü gerektiği, artık bu tarihten sonra yasa gereği sözleşmenin 6570 Sayılı Kanun"un 11. maddesi uyarınca yıldan yıla yenilenmesi olanağı kalmadığından davacı kiracının fuzuli şagil durumuna düştüğü, talep edilen ve ödenen miktarın gerçekte haksız işgal tazminatı niteliğinde olduğu, taraflar arasında kiracılık ilişkisi kalmadığından ve bu nedenle kira parasının tespitini istemek mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki 03/12/1987 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin ihale sonucunda düzenlendiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. 2886 Sayılı Devlet İhale Kanun"unun 5737 Sayılı Kanunun 79/c maddesi ile değişik “Ecrimisil Ve Tahliye” başlıklı 75.maddesinin 3 ve 4.fıkrasında; “kira sözleşmesinin bitim tarihinden itibaren işgalin devam etmesi halinde, sözleşmede hüküm var ise ona göre hareket edilir. Aksi halde ecrimisil
alınır. İşgal edilen taşınmaz mal, idarenin talebi üzerine bulunduğu yer mülkiye amirince en geç onbeş gün içinde tahliye ettirilerek, idareye teslim edilir.” hükmü bulunmaktadır. Her ne kadar 2886 sayılı Kanunun 75. maddesinde, sözleşme süresinin sona ermesinden sonra usulüne uygun yeni bir sözleşme yapılmadıkça kiracının fuzuli şagil durumuna düşeceği belirtilmiş ise de; Somut olayda her iki taraf da kira ilişkisinin devam ettiği hususunda ittifak ettiğine göre kira sözleşmesinin devam ettiğinin kabulü gerekir. Bir önceki 03/12/2011 tarihinde başlayan dönem için kira bedelinin Mahkeme kararı ile tespitine karar verilmiş olması da gözetilerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.