213 sayılı yasaya muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/9896 Esas 2018/1947 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/9896
Karar No: 2018/1947
Karar Tarihi: 07.03.2018

213 sayılı yasaya muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/9896 Esas 2018/1947 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığa 213 sayılı yasaya muhalefet suçundan dava açılmıştır. Dava kapsamında sanığın gerçek hasılatını gizlemek amacıyla sahte basılmış faturalar düzenlediği iddia edilmiştir. Sanık savunmasında kendisinin bu faturalardan sorumlu olmadığını belirtmiştir. Ancak, dosya kapsamında bulunan faturaların incelenmesi ve yetkililerin tanık olarak dinlenmesi gerektiğine karar verilmiştir. Buna rağmen eksik araştırma ve inceleme sonucunda sanığa beraat kararı verilmiştir. Buna karşın, hazine vekili tarafından yapılan itirazlar kabul edilerek kararın bozulması gerektiği kararlaştırılmıştır. Kararda, 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca Maliye Bakanlığı’nın katılan, hazine vekilinin de katılan vekili olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, 213 sayılı Yasa'nın 227. maddesinin 3. fıkrası ve 230. maddesinde öngörülen şekil şartlarının da dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.

11. Ceza Dairesi 2017/9896 E. , 2018/1947 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 sayılı yasaya muhalefet
HÜKÜM : Beraat

Sanığa yüklenen suçtan dolayı katılan sıfatını alabilecek şekilde zarar gören Maliye Bakanlığı adına hazine vekilinin 01/11/2012 havale tarihli katılma talebi konusunda karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca Maliye Bakanlığı’nın katılan, hazine vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede;
Sanığın, anlaşmalı matbaaya bastırılmış faturalar dışında, gerçek hasılatını gizlemek amacıyla, bastırılmış belge basım bilgisi bulunmayan, sahte basılmış faturaları gerçek mal satımına istinaden düzenlediğinin iddia edildiği davada; sanığın, “... benim adıma bire bir yan fatura basıldığını öğrendiğim için Vergi Dairesi ile irtibata geçtim. O faturalardan sorumlu olmadığımı ve bu hususta gerekli araştırmanın yapılmasını verdiğim dilekçe ile istedim. Bu faturalardan ben sorumlu değilim. Mal alan firmalarla yüzleşmek isterim, ben kesinlikle böyle bir suçlamayı kabul etmiyorum. Ayrıca verdiğim dilekçenin akıbetinin de ilgili vergi dairesinden araştırılmasını istiyorum.” şeklinde savunmada bulunması ve davaya konu faturaların dosya kapsamında bulunmaması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; sahte basıldığı iddia edilen 29 adet faturanın temin edilip, dosya arasına konulmasından sonra incelenerek, 213 sayılı Yasanın 227. maddesinin 3. fıkrasındaki düzenleme de gözetilip, aynı yasanın 230. maddesinde öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi; faturaları kullanan mükelleflere ilişkin karşıt inceleme raporlarının getirilmesi, söz konusu ilgili dönemdeki yetkililerinin CMK"nın 48. maddesi de gözetilip tanık olarak dinlenmesi, faturaları kimden, ne şekilde aldıklarının sorulması, açılmış ceza davaları varsa dosyalarının getirtilip incelenmesi sanığın, sorgusunda belirttiği şekilde ilgili vergi dairesine konuya ilişkin başvurusunun bulunup bulunmadığının saptanması; sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde beraat hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.