Esas No: 2021/6643
Karar No: 2022/2255
Karar Tarihi: 15.02.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/6643 Esas 2022/2255 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi tarafından yapılan istinaf başvurusu esastan reddedilerek dava reddedilmiş. Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 tarihli kararı ile 6487 sayılı Kanun'un 22. maddesi ile 2942 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. madde iptal edildiğinden dolayı ilgili madde uygulanamaz. Ayrıca, kararda dava konusu taşınmazın kamulaştırma işlemi mal sahibi açısından usulüne uygun yapılan tebligatla başlaması gerektiği belirtilmiş. Kamulaştırma bedeline ilişkin açılan davaların kamu bankalarına bloke edilen ancak malike ödenmeyen ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğu belirtilmiştir. Bu kapsamda, 2942 sayılı Kanuna Ek-3 ve Geçici 15. maddeleri ile getirilen düzenlemeler dikkate alınarak karar verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri: 6487 sayılı Kanun'un 22. maddesi, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 17. ve 25. maddeleri, 6830 sayılı İstimlâk Kanunu'nun 16. ve 17. maddeleri, 7201 sayılı Kanun'un 6 ve 7. maddeleri, 7327 sayılı Kanun'un 20 ve 27. maddeleri, Ek-3 ve Geçici 15. madde.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte Bursa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/409 E. - 2020/12 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın 6487 sayılı Yasa'nın 22. maddesi ile Kamulaştırma Kanunu'na eklenen geçici 7. madde uyarınca reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacılar vekilince yapılan istinaf başvuru talebinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nce HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş olup, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'nce verilen istinaf başvuru talebinin esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra Bursa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/409 E. - 2020/12 K. sayılı kararının incelemesinde;
Dava konusu Bursa İli, Nilüfer İlçesi, eski 1660 parsel, (yeni 3036) sayılı taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesi uyannca davalı idare adına tescil edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 13.11.2014 gün ve 2013/95 E. - 2014/176 K. sayılı kararı ile 6487 sayılı Kanun'un 22. maddesi ile 2942 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. madde iptal edildiğinden bu maddenin uygulanması mümkün değildir.
Öte yandan, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 25. maddesi uyarınca hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi bakımından kamulaştırma işlemi mal sahibi açısından usulüne uygun yapılan tebligatla başlar.
Yapılan incelemede; dava konusu taşınmazın 14.10.1975 tarihinde davalı idare tarafından kamulaştırılmasına karar verildiği, bu işlemin davacılara usulune uygun şekilde tebliğ edilmediği dosya içeriğiyle sabit olup, bloke edilen kamulaştırma bedelinin davacı tarafa ödendiği hususu da ispatlanamadığından, davacıların kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat talep etme imkanı bulunduğu gözetilerek işin esasına girilip rapor alınarak sonucuna göre ve 21/12/2019 tarihinde kabul edilerek 24/12/2019 gün ve 30988 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 6 ve 7. maddesi ile 09/06/2021 tarihinde kabul edilerek 19/06/2021 gün ve 31516 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanun'un 20 ve 27. maddeleri ile 2942 sayılı Yasaya eklenen Ek-3 maddesi de gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan, bozmanın niteliğine göre sair hususlar incelenmeksizin, Bursa 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/409 Esas - 2020/12 Karar sayılı hükmünün açıklanan nedenlerle HMK'nın 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE, davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 15/02/2022 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
MUHALEFET ŞERHİ
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine dair verilen karara karşı davacılar idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nce esastan reddi kararının bozulmasına karar verilmiş ise de, Daire'nin çoğunluk görüşü doğrultusunda 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun Ek-Madde 3 gereğinin yerine getirilmesi yönündeki görüşe katılmamaktayım. Şöyle ki;
Dairenin yerleşmiş uygulamalarına göre 6450 Sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önce 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu’na göre yapılan kamulaştırmalarda malikin kamulaştırma tebliğinden veya ferağdan itibaren 30 günlük süre içerisinde bedele karşı dava açabilmesi mümkün iken (AYM’nin E. 2002/112, K. 2003/3-KT 10/04-2003) (AYM 2019/3667 E. 10.06.2015 tarihli kararlarında) kesinleşmiş kamulaştırma işleminde hak düşürücü sürelerin geçmesiyle malikin her türlü dava açma hakkının engellenmesi ve taşınmazın hiçbir karşılık ödenmeden idareye geçmesi mülkiyeti hakkının sınırlarını aşan, hakkın özünü zedeleyen ve Anayasanın 35. maddesinin ihlali niteliğinde bir durum olduğunun kabulü ile bankaya bloke edilen ihtilafsız kamulaştırma bedelinin ödenmesi yönünden açılan davalarda da kamulaştırmasız el atma olgusunun kabul edildiği gözetildiğinde 21.12.2019 tarihinde kabul edilerek 24.12.2019 gün 30988 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7201 sayılı Kanun'un 6. ve 7. maddesi ve 09.06.2021 tarihinde kabul edilerek 19.06.2021 gün 31516 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7327 sayılı Kanunun 20. ve 27. maddeleri ile 2942 sayılı Yasaya eklenen Ek-3 ve Geçici 15. maddeleri ile getirilen düzenlemenin;
Mülga 31.08.1956 tarihli 6830 sayılı İstimlâk Kanununun 16. ve 17. maddeleri ile 2942 sayılı Kanun'un Mülga 16. ve 17. maddeleri uyarınca kesinleşmiş mahkeme kararlarına istinaden idareler adına tescil edilen taşınmazların, eski malikleri tarafından; idareler aleyhine kamu bankalarına bloke edilen ancak kendilerine ödenmediği tespit edilen kamulaştırma bedellerinin ödenmesi talebi ile açacakları davalarda uygulanması gereken hesaplama yöntemine ilişkin olduğunu kabulü gerekir.
Aynı maddenin sonuna 09.06.2021 tarih ve 7327 sayılı Yasanın 20. maddesi ile getirilen ek cümle de “Bu hüküm” sözcükleri ile başlamakta olup ilk fıkrasına atıfta bulunarak kamu bankalarına bloke edilen ancak malike ödenmeyen ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğu açıktır.
Bu durumda sözü edilen ek maddenin 16. ve 17. maddelere istinaden tescil edilen taşınmazlara ait ihtilafsız kamulaştırma bedeline ilişkin olduğunda şüphe yoktur. Bundan ayrı malike yapılan tebliğatın usulsüz olması gibi malikten kaynaklanmayan ve malike kusur izafe edilmesi de mümkün olmayan sebeplerle malikin kamulaştırma işlemlerinden haberdar olmaması mümkündür. (Eldeki davada olduğu gibi). Usulsüz tebligatlar geçerli kabul edilerek Kamulaştırma Kanunu'nun 16. ve 17. maddeleri uyarınca taşınmazın idare adına tescil edilmesi yolsuz tescil niteliğindedir ve malik her her zaman tapu kaydının iptali ile adına tescil isteme hakkına sahiptir. Kaldı ki eldeki dosyada Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesine dayalı olarak açılan tescil dosyası getirilmemiş ve kararın usul ve yasaya uygun olarak kesinleştiği saptanmamış olup bu hususun araştırılması gerekir.
Bu durumda idare adına Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca tescil edilen taşınmazla ilgili olarak açılan ve ihtilafsız kamulaştırma bedelinin tahsiline ilişkin olmayan, kaldı ki verilen tescil kararının usul ve yasaya uygun şekilde kesinleştiği tespit edilmeden Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Ek-3 maddesinin uygulanması yönündeki kısmı için çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.