213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/2122 Esas 2017/665 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2122
Karar No: 2017/665
Karar Tarihi: 13.02.2017

213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/2122 Esas 2017/665 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, \"sahte fatura kullanmak\" suçundan verilen düşme kararlarının üzerine yapılan temyiz itirazlarını reddederek, beraat kararlarına yönelik yapılan itirazları kabul etti. Sanıklara yüklenen suçun ceza türü ve üst sınırı itibariyle 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2 maddelerinde öngörülen dava zaman aşımı nedeniyle kamu davasının vaki zaman aşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildi. \"Defter ve belge ibraz etmemek\" suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle kanunum 66/1-e madde ile öngörülen asli dava zaman aşımının gerçekleştiği anlaşıldığından, itirazlar yerinde görüldü ve hüküm bozuldu. Kanun maddeleri; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7, 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2, 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9, 5320 sayılı Yasanın 8/1, 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8.
21. Ceza Dairesi         2016/2122 E.  ,  2017/665 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet
HÜKÜM : Düşme, Beraat

I)“2002 ve 2003 takvim yıllarında sahte fatura kullanmak” suçlarından verilen düşme kararlarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9. maddeleri hükümleri karşısında; sanıklara yüklenen suçun yasada gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanıklar lehine olan 765 sayılı TCK"nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
II- “Defter ve belge ibraz etmemek” suçundan verilen beraat kararlarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen “defter ve belge ibraz etmemek” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, 5237 sayılı Kanunun 66/1-e maddesinde öngörülen asli dava zamanaşımının, son kesici işlem olan sanıklar hakkında bozma öncesi mahkumiyet kararının verildiği 02.02.2009 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK"nun 66/1-e ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, 13.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.