Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/9611 Esas 2022/2256 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/498 Esas - 2018/242 Karar sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -

Dava kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi'nce esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; İstanbul İli, Bağcılar İlçesi, Mahmutbey Harappaşa Değirmeni Mevkii, 16 parsel sayılı 7080 m²'lik taşınmazın ifraz görerek 316,00 m² yüzölçümlü 1971 parsel ve 6764 m² yüzölçümlü 1972 parsel olarak ayrıldığı, 1972 parsel sayılı 6.764,00 m²' lik taşınmazın Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü tarafından 1984 yılında askeri ihtiyaçlar nedeni ile kamulaştırıldığı; 14/08/1984 tarih, 4198 yevmiye nolu resmi senet ile davacılar murisi ... adına vekaleten ...'nin, ... adına kayıtlı hisseyi; 07/08/1984 tarih, 3997 yevmiye nolu resmi senet ile de davacılar murisi ...nin bizzat kendi hissesini Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü'ne devrettiği, davacı ... adına çıkarılan kamulaştırma evraklarının ise Beşiktaş 6. Noterliği'nin 01/04/1985 tarih, 16116 nolu tebliğ evrakları ile bizzat tebliğ edildiği anlaşıldığından, tüm davacılar bakımından 2942 sayılı Yasa'nın 14. maddesi hükümlerine göre davanın 30 günlük hak düşürücü süre nedeniyle reddine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davacılar vekilinden peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazine'ye irad kaydedilmesine, 15/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.