15. Ceza Dairesi 2018/6574 E. , 2020/5403 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nnn 157/1, 62, 50/1-a, 52/2 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderildiği ancak taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede,
Sanığın, temyiz dışı sanık ... ile birlikte katılanın evine gittikleri, partiden geldiklerini, maaş dağıtacaklarını, ev eşyası yardımında bulunacaklarını, eşyaların KDV"si olarak 800 TL ödeme yapması gerektiğini katılana söyledikleri, katılanın bu duruma inanarak sanıklara 800 TL para ödediği, sanıkların iki adet elektrik süpürgesini bırakarak diğer eşyaları da getireceklerini söyleyip ayrıldıkları ve bir daha dönmediklerinin iddia edildiği somut olayda,
Kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılmaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da muhatabına ulaşamaması durumunda öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebliğ yapması, teligatın iade gelmesi durumunda bu defa muhatabın MERNİS adresine tebliğ yapması gerektiği;
Bu hukuksal bilgiler ışığında somut olay incelendiğinde, mahkemece dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi üzerine düzenlenen uzlaştırma raporunda, katılanın kendisine yapılan uzlaşma teklifini kabul ettiği, ancak sanığın adresine çıkarılan uzlaşma teklif formunun iade edildiği, bu nedenle taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığı belirtilmiş ise de, uzlaşma teklif formunun sanığın hangi adresine tebliğe çıkarıldığının gönderi takip evrakı ve uzlaştırma raporunda belirtilmediği, bu haliyle işlemin usulüne uygun olup olmadığı belirlenmeden, usul ve yasaya aykırı olarak tarafların uzlaşamadığı şeklinde hazırlanmış rapora istinaden karar verildiği anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK"nın 253 maddesi ile ilgili yönetmelik hükümleri çerçevesinde, sanığa usulüne uygun olarak uzlaşma davetiyesinin tebliği ile sanığa yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle uzlaştırma işlemlerinin yapılmasından sonra, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeyerek, usul ve yasaya aykırı olarak yapılan uzlaştırma işlemlerine dayalı olarak hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Katılanın zararının, iştirak halinde suç işledikleri dosya kapsamı ile sabit olan temyiz dışı sanık ... tarafından, 10/04/2018 tarihinde giderildiğinin katılan vekilinin aynı tarihli dilekçesinden anlaşıldığı, mahkeme tarafından sanık ... hakkında TCK’nın 168/2. maddesi gereğince etkin pişmanlık nedeniyle cezada indirim uyguladığı ancak etkin pişmanlık hükümlerinin sanık ... hakkında uygulanmamasına karar verildiği, ayrıntıları Yargıtay Ceza Gnel Kurulu’nun 26/02/2019 tarih, 2017/6-120, 2019/135 sayılı kararında açıklandığı şekliyle; zararın iştirak halinde olan diğer sanık tarafından karşılandığı, bu durumda artık giderilmesi gereken bir zarar bulunmadığı, dolayısıyla sanık hakkında etkin pişmanlık hükmünün uygulanması için "iade ve tazmin" şartının gerçekleştiği, etkin pişmanlık hükmünün uygulanabilmesi için ayrıca sanığın pişmanlık göstermesinin gerektiği ancak pişmanlığın mutlaka sözle ifade edilmesi zorunluluğu bulunmayıp davranışlar yoluyla da gösterilebileceği; yine sanığın karşı duruş sergilememesi koşuluyla, suç nedeniyle meydana gelen zararın, sanık adına, üçüncü kişilerce giderilmesi hâlinde de sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabileceği göz önünde bulundurulduğunda, sanığın zararın giderilmesine yönelik karşı duruş sergilediğine yönelik dosya kapsamında herhangi bir delil bulunmaması karşısında, sanık hakkında da TCK’nın 168/2. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiği gözetilmeden hakkında fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.