23. Ceza Dairesi 2015/17825 E. , 2015/1600 K.
"İçtihat Metni"Savcılık No :
Dolandırıcılık suçundan şüpheliler ... ve ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 18/12/2013 tarihli ve 2013/3968 soruşturma 2013/6541 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin... Ağır Ceza Mahkemesince verilen 13/05/2014 tarihli ve 2014/1045 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek ... Bakanlığınca verilen 23.12.2014 gün ve 76145 sayılı kanun yararına bozma yazısına dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26.01.2015 gün ve 752 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteminde;
Dosya kapsamına göre, şikâyetçinin dolandırıldığı iddiası üzerine yürütülen soruşturma sonucu, toplanan delil ve belgelere göre şikâyeti doğrular nitelikte soyut iddia dışında delil bulunmadığı gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 160. maddesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür." şeklindeki düzenleme karşısında. Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 14/11/2007 tarihli ve 2007/9636-9375 sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, şikâyete konu olayda. ...mevkii 1238 parsel sayılı taşınmazdaki 2 numaralı ofis niteliğindeki bağımız bölümün 74.000.00 Türk lirası bedelle müştekiye satımı konusunda 17/02/2009 tarihinde anlaşma imzalandığı, söz konusu ofisin satış bedeline mahsuben 47.000.00 Türk lirasının şüphelilerden ..."ın...Şubesindeki hesaba aktarıldığı, bu şüpheli tarafından bahse konu paranın tasarruf edilmesine rağmen soruşturma esnasındaki 02/10/2013 tarihli ifadesinde "...hesabıma yatan paradan haberim yoktur,
ne için gönderildi bilmiyorum.."şeklinde beyanda bulunmuş olması karşısında; hesaptaki tasarruflara ilişkin belgelerin ilgili bankadan getirtilerek inceleme yapılmadığı gibi, hakkında yakalama kararı bulunan diğer şüpheli Hamza Kahyaoğlu"nun ifadesinin tespiti gerektiği, dolayısıyla ortada 5271 sayılı Kanun"a uygun bir soruşturmanın bulunmadığı bir durumda, anılan Kanun"un 160. maddesi ve diğer maddeleri uyarınca etkin bir soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Şikayetçi Mehmet Koyuncu ile şüpheli ... arasında söz konusu taşınmazın alım satımına ilişkin adi yazılı sözleşme imzalandığı ve sözleşmedeki edimlerin yerine getirilmemesi durumunda tarafların 10.000 TL"lik ceza ödenmesini kararlaştırdıkları, şüpheli ..."ın savunması, şikayetçi...t"in ifadesi ve dosya arasında mevcut tapu kaydına göre taşınmazın haciz şerhli olarak şikayetçi Mehmet"in yeğeni adına tescil edildiği, şüpheli ..."ın banka hesap hareketlerinin de dosya arasında bulunduğu, tapu kayıtlarının alenilik ilkesine göre şikayetçinin taşınmaz üzerindeki hacizleri bilebilecek durumda olduğu, kaldı ki bu durumu bilmese bile olayın sözleşmeye aykırılıktan ibaret hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu ve dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı, bu itibarla ... Ağır Ceza Mahkemesinin 13.05.2014 tarih ve 2014/1045 D.İş sayılı kararının yerinde olduğu anlaşıldığından kanun yararına bozma isteminin CMK 309. maddesi gereğince REDDİNE, 14/05/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.