Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/698 Esas 2017/7312 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/698
Karar No: 2017/7312
Karar Tarihi: 26.10.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/698 Esas 2017/7312 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ticaret Mahkemesi tarafından yapılan bir itirazın iptali davasında, davalının temyiz istemi reddedilmiştir. Ancak yerel mahkeme kararının gerekçeli olmadığı ve Anayasa ve yasa hükümlerine aykırı olduğu belirtilmiş ve kararın bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 297. ve Anayasa'nın 141. maddesi belirtilmiştir. HMK'nun 297. maddesi, mahkeme hükümlerinin gerekçesini açıklama zorunluluğunu düzenlerken, Anayasa'nın 141. maddesi de kararların gerekçeli olarak verilmesi gerektiğini belirtmektedir.
19. Hukuk Dairesi         2017/698 E.  ,  2017/7312 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı, davalı vekilince katılma yolu ile duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde, davacı vekilleri Av.... Av.... Av.... ile davalı vek. Av. ... ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -KARAR-
    1.Davalı vekili hükmü temyiz etmiş ise de, temyiz dilekçesinin temyiz defterine kaydı bulunmadığı gibi temyiz harçlarının da ikmal edilmediği anlaşıldığından davalı tarafın temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
    2. Yerel mahkemece HMK’nun 297. maddesine göre açıklanan hüküm sonucuna nasıl ulaşıldığının kararın gerekçe kısmında gösterilmesi Anayasa’nın 141. maddesinin amir hükmüdür.
    Anılan Anayasal ve yasal düzenlemeler gereğince hakimin, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalara bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kararda göstermesi zorunludur. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı ancak bu şekilde kurulabilecek ayrıca yasal unsurları taşıyan bir gerekçe sayesinde kararların doğruluğunun denetlenmesi mümkün olacaktır.
    Temyize konu yerel mahkeme kararının gerekçeli olmadığı ve emredici nitelikteki Anayasa ve yasa hükümlerine aykırı olduğu anlaşıldığından kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 26/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.