Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/6038
Karar No: 2020/471
Karar Tarihi: 22.01.2020

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/6038 Esas 2020/471 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2019/6038 E.  ,  2020/471 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

    Dava, 28.08.2008-01.11.2008 tarihleri arasında davalı şirkete ait işyerinde geçen dönem için yararlanması gereken itibari hizmet süresinin tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince davalı kurumun fer"i müdahil sıfatıyla istinaf başvurusunun kabulüne dair verilen kararın temyizen incelenmesi neticesinde bölge adliye mahkemesi kararının Dairemizce bozulması üzerine bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama neticesinde bölge adliye mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince verilen kararın, fer"i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, müvekkilinin 28.08.2008-01.11.2008 tarihleri arasında davalı şirkete ait işyerinde geçen dönem için yararlanması gereken itibari hizmet süresinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
    II-CEVAP
    SGK vekili, dava açılmasına kurumca sebebiyet verilmediğinden aleyhe yargılama gideri hükmedilmemesi gerektiğini belirtip aleyhe hususları kabul etmeyerek, davanın reddini savunmuştur.
    Davalı şirket vekili, cevap dilekçesinde davacının yeraltında işe başlangıç tarihinin 24.09.2008 tarihi olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş, 16/03/2017 tarihli celsede ise davayı kabul ettiğini bildirmiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece mahkemesi, davacının, davalı şirkete ait yer altı işletmesinde 28/08/2008 tarihinde çalışmaya başlamasına rağmen bu çalışmasına ilişkin sigortasının 01/11/2008 tarihinde başlatıldığını iddia ederek, müvekkilinin sigortalılık başlangıç tarihinin 28/08/2008 olarak tespitini talep ettiğini, taraflarca gösterilen ve dava konusu iddiayla ilgili olarak bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların beyanlarıyla; davacının, davalıya ait iş yerinde elektrikçi olarak çalıştığı, davalı iş yerinde yer altı işletmesine ait tesisin 26/08/2008 tarihinde faaliyete başladığı, yer altı işletme tesisinde kazma çalışmasının "jumbo" isimli makine ile yapıldığı ancak bu aletin bakımı ve arızalanması durumunda tamir edilmesi için elektrikçiye ihtiyaç duyulduğu, davalı tanığı Erdem Enön"ün beyanına göre, davacının o dönem şirket bünyesinde çalışan tek elektrikçi olduğu, davalı tanığı Kadir Topuz"un beyanına göre ise, yer altı işletmesinin 26/08/2008 tarihinde faaliyete başladığı ve faaliyet başlar başlamaz da davacının yer altı işletmesinde çalışmaya başladığını ifade ettiklerini, davalı işveren vekili tarafından 16/03/2017 tarihli celsede davayı kabul ettiklerini bildirdiğini, tanık beyanlarıyla davaya konu iddianın doğrulanması ve davalı işveren vekili tarafından 16/03/2016 tarihli celsede davayı kabul ettiklerinin bildirilmesi karşısında davacının, davalıya ait iş yerinde bulunan yer altı işletmesinde 28/08/2008 tarihinde çalışmaya başladığının tespiti ile davanın kabulüne karar vermiştir.
    B-BAM KARARI
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi, ilk derece mahkemesince verilen kararı kaldırmış, davalı SGK"nın feri müdahil olduğu belirtilerek ve bu durum karar başlığında da gösterilerek yargılama giderlerinden davalı şirketin sorumlu tutulmasına yönelik olarak istinaf başvurusunu kabul etmiş, davanın kabulü ile davacının, ...Anonim şirketine ait yer altı işletmesinde 28/08/2008 tarihinde çalışmaya başladığının tespitine karar vererek harç ve vekalet ücreti dahil olmak üzere yargılama giderlerinin davalı şirkete yükletilmesine karar vermiş olup kararın temyizi üzerine söz konusu karar Dairemizce bozulmuş olup, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince davanın kısmen kabulü ile davacının 28/08/2008-01/11/2008 tarihleri arasında davalı şirkete ait işyerinde yeraltı işlerinde çalıştığının tespitine, 28/08/2008-01/10/2008 tarihleri arasındaki çalışmaları bakımından şartlar oluşmadığından 506 sayılı Kanun"un ek 5. maddesi kapsamında itibari hizmet süresinin tespiti talebinin reddine, 01/10/2008-01/11/2008 tarihleri arasındaki çalışmaları bakımından 5510 sayılı Kanun"un 40. maddesi kapsamında fiili hizmet süresi zammından yararlandırılması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Fer"i müdahil Kurum vekili, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu beyanla kararın bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Davacı, 28.08.2008-01.11.2008 tarihleri arasında davalı şirkete ait işyerinde geçen dönem için yararlanması gereken itibari hizmet süresinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince davanın kısmen kabulü yönünde karar verildikten sonra, dosya temyiz aşamasında iken, davacı tarafından 27.12.2019 tarihinde verilen dilekçe ile davadan feragat edildiği anlaşılmıştır.
    Çekişmeli yargıda kural olarak, “tasarruf ilkesi” geçerlidir ve taraflar dava konusu üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilirler. Bu suretle davaya son verilebilmesinin bir yöntemi davadan feragattir ve anılan kurum 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 307 ila 312. maddelerinde (mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 91 ila 94. maddelerinde) düzenlenmiştir.
    Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebilir. Temyiz edilen ve fakat henüz temyiz Dairesince görüşülmeyen bir karar, usul hukuku çerçevesinde kesinleşmiş olmadığından, bu aşamada davadan feragat mümkündür.
    Hakim, gördüğü davada tahkikatı bitirip hüküm kurduktan sonra davadan elini çekmiş olur ve kural olarak dava sonunda verilen karar temyiz edilip bozulmadan ve bu suretle yargılamaya yeniden başlanmadan davanın esası ile ilgili hiç bir karar veremez.
    Feragat, davayı kesin olarak sonuçlandıran bir hukuki neden olduğundan, hakim karar verdikten sonra dahi belgelendirilen feragat üzerine davanın bu nedenle reddine karar verebilir ise de, Yargıtay uygulamalarında (örneğin Hukuk Genel Kurulunun 21.10.1981 gün 1981/2-551, 1981/683 ve 2.6.1982 günlü 1982/376-547 sayılı kararları ile 11.4.1940 gün ve 1939/15-1940/70 sayılı tevhidi içtihat kararının gerekçesinden esinlenen uygulama) hüküm temyiz edildikten sonra vaki feragat üzerine mahkemece kendiliğinden bir karar verilmeyerek Yargıtay"ın bu konuda (feragat konusunda) mahkemece bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına dair verilecek kararından sonra ancak dosyayı ele alabilir ve feragate dayanarak davayı reddedebilir.
    Bu itibarla; somut olayda temyiz aşamasında davadan feragat edildiği açıkça ve koşulsuz olarak bildirdiğinden, hükümden sonra ortaya çıkan ve temyiz incelenmesine usulen engel oluşturan bu hukuki olgu çerçevesinde, yeniden inceleme yapılmak üzere mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmesi gerekmektedir.
    SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22.01.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi