Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8311
Karar No: 2018/4510
Karar Tarihi: 4.....2018

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/8311 Esas 2018/4510 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/8311 E.  ,  2018/4510 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada tapu iptal tescil ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Asıl davada davacılar vekili, davalı yükleniciler ... ve... ile dava dışı arsa sahipleri arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, davalı yükleniciler isabet eden daire ve dükkanların 06.04.2001 tarihli noter sözleşmesi ile müvekkillerinin de aralarında bulunduğu kişilere satıldığını, davalı yüklenicilerin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan edimlerini yerine getirerek söz konusu daire ve dükkanlara hak kazandıklarını, iskan ruhsatının alındığını, ancak yüklenicilerin dükkanların tapu devirlerini yapmadıklarını, (A) blok ..., ..., ... no"lu (B) blok ..., ..., ... no"lu dükkanların muvazaalı olarak yüklenici ...’in eşi diğer davalı ...’e devredildiğini ileri sürerek anılan bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile hisseleri oranında müvekilleri adına tescilini talep ve dava etmiş, birleşen davada ise asıl davaya konu bağımsız bölümlerin yargılama sırasında yine muvazaalı olarak davalı ...’e devredildiğini ileri sürerek bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile hisseleri oranında müvekkkilleri adına tescilini, bu talebin kabul edilmemesi halinde, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 92.300,00 TL’nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Asıl ve birleşen davalarda davalı ... vekili, dava konusu dükkanların, daire satın alan kişilerin borçlarına mukabil yüklenicilere bırakıldığını, bir grup üye ile bu hususta yazılı sözleşme düzenlendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Birleşen davada davalı ..., müvekkilinin de aralarında bulunduğu arsa sahipleri ile diğer davalı yükleniciler arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, müvekkilinin yükleniciden daire ve dükkan satın alan davalılara karşı herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, asıl ve birleşen davalarda davalı yükleniciler ... ve ...’in, dava dışı arsa sahipleri ile yaptıkları arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak, kendilerine düşen daireler ile dava konusu dükkanları 06.04.2001 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesiyle davacıların da aralarında bulunduğu kişilere sattıkları, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinde dükkanların mülkiyet hakkının daire sahiplerine ait olacağının düzenlendiği, ancak inşaatın yapım aşamasında daire satın alan kişilerin borçları bulunduğunun tespit edildiği ve dükkanlara biçilen bedelin, bu borçlardan mahsup edilmesi hususunda anlaşmaya varıldığı, bu kapsamda dükkanların, davacılar tarafından borçlarına karşılık davalı yüklenicilere verildiği, daha sonra davalı yüklenici ...’in de hissesini diğer yüklenici davalı ...’e devrettiği, bu itibarla davacıların dava konusu dükkanlarda hak ve alacaklarının kalmadığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
    Kararı, asıl ve birleşen davalarda davacılar vekili temyiz etmiştir.
    ...) Birleşen davada davalı arsa sahibi ..."ın, dava konusu dükkanları, dava tarihinden önce ....02.2009 tarihinde, yüklenici ..."in eşi diğer davalı ..."e devrettiği anlaşılmış olup, dava tarihi itibariyle pasif husumet ehliyeti kalmadığı anlaşılmaktadır. Davanın bu davalı yönünden bu gerekçeyle reddi gerekmekte ise de sonucu itibariyle bu davalı aleyhine açılan birleşen davanın reddine karar verilmesi yerinde olmuştur.
    Bu açıklamalara, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davalarda davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    ...) Asıl ve birleşen davalar, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan dükkanların temlik alındığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Birleşen davada, ayrıca tapu iptal ve tescil istemi kabul edilmediği takdirde tazminat isteminde bulunulmuştur.
    Davalı yükleniciler ... ve ... ile arsa sahipleri arasında düzenlenen 04.06.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, tevhid ve ifraz işlemleri sonucunda oluşan 479 ada ... no"lu parsel üzerinden yapılacak bina ve dükkanların yüklenicilere ait olacağı kararlaştırılmıştır. Yükleniciler de 818 sayılı BK’nın 162. maddesi uyarınca şahsi haklarını 06.04.2001 tarihli sözleşmeyle davacılara ve dava dışı kişilere temlik etmişler, noterde çekilen kur’a ile de hangi dairenin kime ait olacağı belirlenmiştir. 06.04.2001 tarihli sözleşmenin .... maddesinde ise (A) ve (B) blokta bulunan dükkanların mülkiyet hakkının daire sahiplerine ait olacağı düzenlenmiştir. Davacılar sözleşmenin bu hükmüne dayalı olarak (A) blok ..., ..., ... ve (B) blok ..., ..., ... no"lu dükkanların tapu kayıtlarının iptali ile hisseleri nispetinde adlarına tescilini talep etmişlerdir.
    Dava konusu bağımsız bölümler ....02.2009 tarihli kat irtifakı ile ilk olarak arsasahiplerinden davalı ... adına tescil edilmiş, ondan ....02.2009 tarihinde davalı yüklenici ..."in eşi olduğu anlaşılan davalı ..."e, ondan da ....06.2009 tarihinde birleşen davada davalı ..."e tapuda satış yoluyla devredilmiştir.
    Somut uyuşmazlıkta, davalı yüklenicilerin dava konusu dükkanların tapularına hak kazandıkları uyuşmazlık dışı olup, bu taşınmazları temlik alan davacılara devretmekle yükümlü olup olmadıklarının saptanması gerekir. Mahkemece, davalı yüklenici ..."in savunmasını dayandırdığı, ....08.2003 tarihli "80 Daireli ... Yapı İnşaat Baz Fiyat Teslimine Esas Sözleşmedir" başlıklı sözleşme ve temlik alan bir kısım kişiler tarafından imzalandığı savunulan "Sözleşme" başlıklı belgeler dikkate alınarak, davacıların, inşaatın yapımı sırasında ortaya çıkan borçlarına mahsuben dava konusu dükkanları yüklenicilere bıraktıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, ....08.2003 tarihli sözleşmede davacılardan sadece ... ve ..."un, diğer belgelere de ise, yine sadece ..."ın ve diğer bir davacı ..."ın imzası bulunmaktadır. Öte yandan, adı geçen davacılar da bahsi geçen belgeleri imzalamadıklarını beyan etmişlerdir. Bu nedenle, mahkemece, davacılar ..., ... ve ... dışındaki diğer davacılar yönünden bu belgelere dayalı olarak davanın reddine karar verilmesi ve ayrıca, adı geçen davacılar yönünden de bu belgeleri imzalamadıklarına dair beyanları üzerinde durulmadan hükme varılması doğru olmamıştır.
    Bu durumda, mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere, davalı yüklenicinin dava konusu dükkanlara hak kazandığı gözetilerek, davacıların tapu devirlerindeki muvazaa iddiası ve birleşen davada davalı tapu maliki ..."in iyiniyetli olup olmadığı hususları da incelenerek, dükkanların mülkiyetinin hisseleri oranında daire sahiplerine ait olacağına dair taraflar arasında düzenlenen 06.04.2001 tarihli sözleşme hükümleri uyarınca, ..., ... ve ... dışındaki diğer davacılar yönünden, tapu iptal ve tescile, olmadığı takdirde bedele hükmedilmesi, adı geçen davacılar yönünden ise, imzaya ilişkin itirazları değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    Öte yandan, ....02.2011 tarihli raporda, dava konusu dükkanların değerleri tespit edilmiş olup, dava edilen toplam hisse miktarının değerine göre harç tamamlanmadan, müteakip işlemlere devam edilerek, davanın esası hakkında karar verilmesi hatalı olmuştur.
    Ayrıca, davacılardan ... 07.06.2010 tarihli kimlik tespiti yapılmış dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirmiş olup adı geçen davacı yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi de usul ve yasaya aykırı olmuştur.
    Arsa payı karşılğı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda davaya bakma görevi asliye hukuk mahkemesine aittir. Bu nedenle, mahkemece, karar başlığında "Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla" ibaresine yer verilmesi hatalı olmuş ise de, ayrı bir tüketici mahkemesi bulunmayan .... ilçesinde, Asliye Hukuk Mahkemesi aynı zamanda tüketici mahkemesi olarak da görev yaptığından, karar başlığında yer verilen bu ibarenin maddi hataya dayalı olduğu değerlendirilmiş ve bu husus ayrıca bozma nedeni yapılmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, birleşen davalarda davacılar vekilinin davalı ... hakkında verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının reddine, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davalarda diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, asıl ve birleşen davalarda davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.....2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi