16. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4205 Karar No: 2019/6236 Karar Tarihi: 09.10.2019
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/4205 Esas 2019/6236 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2019/4205 E. , 2019/6236 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ..., ... ve ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan ve 1971 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın adlarına tescili istemiyle, 08.07.2014 tarihinde dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, 08.07.2015 tarihli bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen yeşil ile boyalı 474,18 metrekare ve (B) harfi ile gösterilen beyaz alandaki 7.714,85 metrekare yüzölçümünde kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmazların, bulunduğu adada son parsel numarası verilerek davacılar adına 1/3’er hisse ile tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği sebebiyle tescili istemine ilişkindir. Mahkemece özetle, davacılar lehine zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmaz, 1971 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında fundalık olması nedeniyle tespit harici bırakılmıştır. Her ne kadar mahallinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık tarafından, dava konusu taşınmazın öncesinde orman olmadığı belirtilmiş ise de, dosya kapsamında bulunan fen ve harita mühendisi bilirkişilerin sunduğu raporda, çekişmeli taşınmazın bir bölümünün 1955 tarihli hava fotoğrafı ve bu hava fotoğrafı esas alınarak üretilen 1959 tarihli memleket haritasında yeşil alanda kaldığı belirtilmiş olup, buna rağmen keşfe orman mühendisi bilirkişi götürülmeden ve taşınmazın evveliyatının orman olup olmadığı hususunda bu konuda uzman orman mühendisinden rapor alınmadan karar verilmiştir. Hal böyle olunca, mahkemece doğru sonuca ulaşılabilmesi için; refakate alınacak fen bilirkişisi, ziraat ve orman mühendisi bilirkişilerle mahallinde yeniden keşif yapılmak suretiyle dava konusu taşınmazın evveliyatının orman olup olmadığı hususunda orman mühendisi bilirkişisinden, taşınmazın tarım arazi niteliğinde olup olmadığına ilişkin ziraat mühendisi bilirkişisinden rapor alınmalı, fen bilirkişisinden keşfi takibe ve denetlemeye elverişli krokili rapor düzenlemesi istenmeli, bundan sonra toplanan tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece belirtilen hususlar yerine getirilmeden davanın kabulüne dair hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.