Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4509
Karar No: 2018/23684
Karar Tarihi: 19.12.2018

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2018/4509 Esas 2018/23684 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2018/4509 E.  ,  2018/23684 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 28. HUKUK DAİRESİ
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 32. İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesinin kabul kararına karşı davalı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi davalı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


    YARGITAY KARARI

    A)Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirket bünyesinde 11/08/2014 tarihi ile 19/02/2016 tarihine kadar Nakış Ustası olarak çalıştığını, müvekkilinin davalı şirkete bağlı 2 yıldır kendisine verilen bütün görevleri yapmış ve gereğinden daha fazla efor harcayarak hizmet vermiş ve çalıştığını, bu zamana kadar müvekkilin performansı ile alakalı şikayet, tutanak olmadığı gibi kendisinin savunması dahi alınmadığını, ancak bunlara rağmen davalı işveren müvekkilinin performansının yeterli olmadığı iddia ve gerekçesi ile müvekkilin iş akdini haksız ve hukuka aykırı olarak feshettiğini, kanunen ve usulen kötü niyetli olarak gerçekleştirilen söz konusu iş ve işlemlere cevaz verilmeyeceği açık olduğundan davacı müvekkilin işe iadesini ve diğer yasal haklarını, müvekkilinin işe iadesini, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    B)Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili; davacının 11/08/2014 tarihinde işe başladığını, fesih bildiriminin kendisine 08/01/2016 tarihinde bizzat elden tebliğ edildiğini ve ihbar süresinin sonunda 19/02/2016 tarihinde işyerinden ayırldığını, iş sözleşmesi "performans düşüklüğü" sebebiyle, ihbar süresi kullanılarak 4857 S.K. "nun 17. maddesine uygun olarak geçerli nedenle sona erdiğini, hak düşürücü sürenin geçirilmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi, yargılama harç ve giderleri, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
    C)İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    Mahkemece davacının performansının düştüğünün davalı işverence ispatlanamadığı, davacıya daha önce performansının düşüklüğü nedeni ile varsa düzeltmesi için süre verilmediği, davacının savunması da alınmadan yapılan fesih yapıldığı dikkate alındığında; yapılan feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiştir
    D)İstinaf Başvurusu :
    İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili stinaf başvurusunda bulunmuştur.
    E)İstinaf Sebepleri:
    Davalı vekili; Davacıya fesih bildiriminin 08.01.2016 tarihinde yazılı olarak elden yapıldığını,davacının bu fesih bildiriminde "19.02.2016 tarihinde çıkacağımı anladım" diyerek imsaladığını, bu imzaya da bi itirazının olmadığını ,bu nedenle hak düşürücü süre içinde açılmadığından davanın reddi gerektiğinden, açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    F)Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
    Davanın feshin tebliğinden itibaren 1 ay içinde açılıp açılmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. İş Kanununun 20. maddesi gereğince fesih bildiriminin tebliğinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açılabileceği düzenlenmiştir. Fesih bildiriminin davacıya 08.01.2016 tarihinde tebliğ edilmiş gibi belge düzenlenmiş ise de dinlenen tanık beyanlarından fesih bildiriminin imza attıkları 19.02.2016 tarihinde tebliğ edildiği, yukarıda yazan tarihi sorduklarında önemli değil yanıtını aldıklarını söylemiş olup, davacının fesih bildiriminin tebliğini imzaladıkları tarihte tebellüğ ettiğini ispatladığı kabul edilmiştir. fesih bildiriminin 19.02.2016 tarihinde tebliğ edildiği kabul edildiğine göre, bir aylık hak düşürücü sürenin 18.03.2016 günü dolduğu ancak bu günün cumartesi gününe denk gelmesi nedeniyle tatili takip eden ilk mesai günü olan 21.03.2016 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu kabul edilmiş olup, davalı vekilinin istinaf başvurusunun yerinde olmadığı kabul edilmiştir.
    G)Temyiz Başvurusu:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    H)Gerekçe:
    Somut uyuşmazlıkta davacıya fesih bildirimi 08.01.2016 tarihi taşıyan ve 19.02.2016 tarihinde fesih yapılacağını içeren belgeyle yapılmış olup, belgenin altında ‘19.02.2016 tarihinde çıkacağımı anladım’ el yazılı açıklamasıyla imzalatılarak yapılmıştır.
    Davacı dava dilekçesinde açıklamadığı halde davalı savunması üzerine fesih bildiriminin fesih sırasında imzalatıldığını ve buna göre davanın süresinde açıldığını iddia etmiştir.
    İlk Derece Mahkamesi ve Bölge Adliye Mahkemesi davanın süresinde açıldığını kabul etmiş iselerde, fesih bildiriminin ve tarihinin birbirinden kopuk olmadığı ve ayrıca davacının imzaladığı ihbar ve kıdem tazminatı hesap pusulasında davacının imzasının bulunduğu ve ihbar öneli kullandırıldığından ihbar tazminatı tahakkukunun bulunmadığı anlaşılmıştır. Bildirimin fesih sırasında imzalatıldığını söyleyen davacı tanığı Yalçın Çağlar davacı ile aynı durumda olup davalı aleyhine işe iade davası açtığını belirtmiştir. Davacı ile menfaat birliği içerisinde olan bu tanığın beyanına itibar etmek mümkün değildir. Davalı tanığı fesih bildiriminin 1-1,5 ay önce yapıldığını ve ihbar öneli kullandırıldığını belirtmiştir. Bu açıklamaları karşısında fesih bildiriminin 08.01.2016 tarihinde yapıldığı ve 21.03.2016 tarihinde açılan davada 1 aylık hak düşürücü sürenin geçtiği anlaşılmakla davanın reddi yerine kabulü hatalıdır.
    Dairemizce 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/3. maddesi uyarınca aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
    HÜKÜM:
    1-... 32. İş Mahkemesi ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nin kararlarının bozularak ortadan kaldırılmasına,
    2-Davanın Reddine,
    3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    4-Davalının yaptığı yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
    5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.180 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
    6. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesi"ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine
    Kesin olarak 19/12/2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi