(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2015/11104 E. , 2016/7393 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Kiracılık sıfatının tespiti
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kiracılık sıfatının tespiti davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kiracılık sıfatının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili davacının dava konusu Tepekent İlkokulunun kantinini ihalede en yüksek teklifi vermek suretiyle okul aile birliğinden kiraladığını, davalı idarenin sözleşmede bazı eksikliklerin olduğu gerekçesi ile sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini beyan ettiğini ve müvekkilinin tahliyesi için ihtarname gönderdiğini, ancak okul aile birliği ile akdedilen sözleşmenin geçerli olduğunu ileri sürerek davalı idare ile aralarında akdedilen kira sözleşmesinin geçerli olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece 05/06/2014 tarihli karar ile, kiracı olduğunu iddia eden davacı ile okul aile birliği arasında kira sözleşmesi yapılarak okul kantininin kiraya verildiği, ancak okul aile birliğinin okul kantinini kiraya vermesinin söz konusu olmadığı, ayrıca okul müdürlüğü ve bağlı bulunduğu kaymakamlıkça onaylanması gerektiği, oysaki kira sözleşmesinin okul aile birliği ile yapıldığı anlaşıldığı gerekçesiyle kiracılık sıfatının tespitine ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin temyizi üzerine, dairemizin 25.11.2014 tarihli ilamı ile; “Davada dayanılan 24.11.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesi kiraya veren olarak Okul Aile Birliği Başkanı kiracı olarak ... arasında imzalanmıştır. Dava bu sözleşmenin halen yürürlükte olduğunun tespitine ilişkindir. Okul Aile Birliği 31.01.2005 tarih 25831 sayılı Yönetmelik ve Milli Eğitim Temel Kanun"una göre ilgili yönetmelik hükümleri doğrultusunda kurulmuş olup, kamu tüzel kişiliği statüsü tanınmamıştır. Buna karşın yönetmelik hükümleri gereğince Okul Aile Birliğine özel hukuk alanında hukuki işlem, kiralama sözleşmesi yapma yetkisi verilmiştir. Bu durumda Okul Aile Birliğinin tüzel kişiliği olmadığından davada taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Ancak Okul Aile Birliğine karşı açılan davanın Milli Eğitim Bakanlığı adına açıldığının kabulü gerekir. Bu nedenle davanın Milli Eğitim Bakanlığı"na yöneltilerek yargılamaya devam edilmesi gerekirken davanın yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi doğru değildir. Bu durumda yukarıda belirtilen taraf teşkiline ilişkin husus giderildikten sonra kiralananın davacıya ilk kiraya verildiği tarihten itibaren Devlet İhale Kanunu gereğince kiraya verilip verilmediği üzerinde durarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve bozma ilamı uyarınca Milli Eğitim İl Müdürlüğüne müzekkere yazılarak dava konusu edilen kantinin 2886 sayılı DİK’na göre ilk kiraya verildiği tarihten itibaren bu mevzuat hükümlerine göre kiraya verilip verilmediği sorulmuş olup, Milli Eğitim Müdürlüğünce verilen cevapta; söz konusu yerin 31.05.2005 tarihli 25381 sayılı resmi gazetede yayımlanan Okul Aile Birliği yönetmeliğinin 17.maddesi a bendi gereğince oluşturulan komisyonca 2886 sayılı DİK’nun 35/d ve 51/g maddeleri gereğince kiraya verildiği bildirilmiştir. Yine bozma kararından sonra davacı tarafça 26.03.2015 tarihli dilekçesiyle, bozma ilamı doğrultusunda dilekçelerinin Milli Eğitim Bakanlığına tebliği ile davaya dahil edilmesi talep edilmiş ise de, mahkemece Milli Eğitim Bakanlığı’na dava dilekçesi ve duruşma günü gönderilerek davaya dahil edilmesi sağlanmamıştır. Bu durumda mahkemece uyulmasına karar verilen önceki bozma ilamı doğrultusunda Milli Eğitim Bakanlığı’nın davaya çağrılarak savunmasının alınması, daha sonra önceki bozma ilamında açıklandığı üzere davalı idareden ihale evrakları getirtilerek ve sözleşmenin başlangıç tarihi ve süresi belirlendikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bozma ilamı gereği yerine getirilmeden ve eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 12.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.