17. Hukuk Dairesi 2016/7667 E. , 2019/2565 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını, müvekkili ile davalı arasında düzenlenen Ferdi Kaza Sigorta poliçesi ile nedeni ile davalının zarardan sorumlu olduğunu açıklayıp 16.500,00-TL"nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacıya yapılan ödeme ile davacının başka zararının bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulü ile 16.500,00 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, ferdi kaza sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Ferdi kaza Sigortaları, can sigortası türlerinden olup, meblağ sigortası olması itibariyle de, ölüm halinde limit kadar olmak üzere maktu; yaralanma halinde ise, yapılan tedavi giderleri bakımından buna ilişkin limiti geçmemek üzere ve yapılan harcama kadar nispi; sürekli sakatlık halinde ise, sakat kalma oranı ve sakatlığın derecesine göre limitin belli oranı olmak üzere, sigorta bedelinin ödenmesini gerektirir. Uyuşmazlık halinde bu yönlerin ispatlanması yeterli olup, gerçek zararın hesaplatılmasına girişilmeksizin, tespit edilecek bu miktarların aynen ödenmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan; ferdi kaza sigorta poliçesinden sürekli maluliyet sebebiyle yapılacak ödemelerde; zarar görenin uğradığı maluliyetin belirlenmesi ile zarar görenin çalışma gücündeki azalmayı ifade eden genel maluliyet derecesinin belirlenmesi işlemleri farklıdır.
Ferdi kaza sigorta poliçesinden dolayı davacının tazminat talep hakkı bulunup bulunmadığının, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlarındaki ekli cetvelde gösterilen kriterlere göre belirlenmesi gerekir.
25.03.2004 tarihli Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartlar B.1.1 maddesi 1.fıkrasında: “İşbu poliçe ile temin edilen bir kaza, sigortalının derhal veya kaza tarihinden itibaren iki sene zarfında daimi surette maluliyetine sebebiyet verdiği takdirde tıbbi tedavinin sona ermesini ve daimi maluliyetin kat"i surette tesbitini müteakip, daimi maluliyet sigorta bedeli aşağıda münderiç nisbetler dahilinde kendisine ödenir." denildikten sonra, (36) satırdan oluşan bir tabloya yer verilmiş, daha sonrasında yer alan fıkrada ise "Yukarıdaki cetvelde zikredilmemiş bulunan maluliyetlerin nisbeti, daha az vahim olsalar bile, bunların ehemmiyet derecelerine göre ve cetvelde yazılı nisbetlere kıyasen tayin olunur." denilmiştir.
Somut olayda mahkemece alınan Adli Tıp Kurumunun raporunda davacının %56 oranında malul kaldığı belirtilmiş olup, anılan rapor ferdi kaza sigorta poliçesi genel şartlarına uygun tespit içermediği, davacıda oluşan maluliyetin poliçe klozlarındaki hangi cetvel kapsamında kaldığı belirtilmediğinden sigorta poliçesine dayanan tazminat talebi için hükme esas alınamaz.
Mahkemece; uzman bir doktor ve sigortacı bilirkişinin de bulunduğu bir bilirkişi kuruldan alınacak rapor ile davacının riziko nedeniyle uğradığı kısıtlılıkların, ferdi kaza sigorta poliçesi genel şartlarındaki karşılığı varsa tespit ettirilmek, şayet cetvelde belirtilen maluliyetlerden herhangi biri kapsamında değilse bunların önem derecelerine göre ve cetvelde yazılı oranlara göre kıyasen belirlenmesi ve buna göre hak edebileceği sigorta bedeli belirlenerek (davalı vekilinin temyiz dilekçesinde kabul ettiği oran da dikkate alınarak), davalı tarafça yapılan ödemenin de bu bedelden aynen mahsup edilerek sonucuna göre karar verilmek gerekirken, davalı sigorta şirketinin davacının daimi maluliyeti nedeniyle aktüerya uzamanı tarafından belirlenen tazminattan sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davalıya geri verilmesine, 06/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.