Esas No: 2021/10256
Karar No: 2022/2741
Karar Tarihi: 21.02.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/10256 Esas 2022/2741 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı adına tescilli olan bir taşınmazda, kamulaştırma sonrası yapılan kadastro işlemi nedeniyle, kamulaştırma konusu irtifak hakkının davacı idare adına tescili istemi reddedilmiştir. Çünkü 3402 sayılı Kanun'un 12/3 maddesi gereği, tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz veya dava açılamazdır. Bu nedenle, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi, davanın esastan reddine karar vermiştir.
Kanun maddeleri:
- 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 36. maddesi
- 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 36. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkının davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı, davacı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi'nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte Yenice (Karabük) Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/29 Esas, 2019/111 Karar sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 36. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkının davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın reddine ilişkin verilen karara karşı davacı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi'nce HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; dava konusu taşınmazın Kadastro tutanağının 19.01.2009 tarihinde kesinleştiği ve davalı adına tapuya tescil edildiği anlaşılmış olup; 3402 sayılı Kanun'un 12/3 maddesindeki "tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz" hükmü nazara alındığında, davacı idare tarafından kamulaştırılsa bile kamulaştırma sonrası yapılan kadastro işlemi ile bu yerin yeniden davalı adına tespit görmesi ve tutanağın kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre nedeniyle reddine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 21/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.