Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçilmiş, borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda; çekin keşide tarihi kısmında tahrifat yapıldığını, buradaki imza ve parafın müvekkiline ait olmadığını, ayrıca aynı zamanda lehdar ........polisaj Ltd. Şti"ni temsilen imzaya tek başına yetkili olduğunu, ancak temlik cirosunda bulunan imzanın da muteriz-borçluya ait olmadığını ileri sürmüştür. Mahkemece, bilirkişi raporuna itibar edilerek çek keşide tarihi üzerindeki imza-parafın borçluya ait olmadığı gerekçesi ile takibin borçlu yönünden durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda; keşide tarihi tahrif edilen çekte mahkemece her ne kadar bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de, anılan çekin tahrif edilen tarihten önceki keşide tarihinin ne olduğu bilirkişi raporunda gösterilmemiştir.  O halde mahkemece, bu hususun İİK 170/a maddesi koşullarında incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir iken yazılı gerekçe ve noksan tahkikatla hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.